UN Ro-Ro’nun tepkisi ‘tekelci’ refleksi değil mi?

Türkiye Cumhuriyeti’ni Ro-Ro avantajlarıyla tanıştırarak, karayolu sektörüne multimodalin nimetlerini öğreten  ilk kuruluş UN Ro-Ro’nun, gönlümüzdeki yeri belli. Firmayı nakliyecilerimizden ‘iyi bir bedelle’ satın alan Amerikalı fon şirketi KKR’ye de teşekkür borçlu olduğumuzu düşünüyorum. Ancak firma, bir süredir iyi yönetilmiyor.

Niye böyle düşünüyoruz..?

İtalya-Trieste’nin, Akdeniz’in en büyük hattı olduğu tartışılmaz. Ama, büyük olan ‘Ben böyle istiyorum, her şey benim istediğim gibi olacak’ dememeli.

Bir süredir söz konusu hatta yeni ortak geldi. Yine nakliyeciler birleşip BKT Ro-Ro adıyla Trieste’ye, Tekirdağ AKPORT Limanı’ndan bir gemi koydular. BKT Ro-Ro Trieste’ye şimdilik haftada bir sefer yapıyor. Hattın işletmecileri, nakliyeciyi kendilerine çekmek için en hassas yerden işe başladılar ve UN Ro-Ro’nun 1.560 Euro’ya gittiği yere 1.160 Euro’ya gideceklerini ilan ettiler. Tabii, Amerikalı da karşı harekatla hemen fiyatını 200 Euro indirdi. Onlar da şimdi 1.560 yerine 1.360 Euro’ya taşıma yapıyor.

Hemen aklımıza şu soru geliyor tabii… Peki, madem 200 Euro eksik alarak da kazanacaktınız. O halde niye aylardır bu fiyata taşıdınız? Hep şikayet ettiğiniz yakıt fiyatlarına büyük bir indirim geldi de bizim mi haberimiz yok...! Hakkaniyetli fiyatlar sadece rekabetten mi doğar?

KİMLE GELDİYSEN ONLA DÖN!

Tek ve güçlü olmanın bir diğer yansıması da, kural koyucu olmaktan geçiyor. BKT ile ya da Yunan güzergahıyla Trieste’ye gidip hemen iş bitiminde dönmek isteyenler UN Ro-Ro’ya gittiklerinde, ‘BKT ile ya da Yunan güzergahıyla buraya geldin, yine onlarla dön’ yanıtı alıyor. Örneğin, cumartesi dorselerimi BKT’ye verdim. 3 gün sonra Trieste’de. ‘Dönüş yükümü alıp, döneyim’ diyemiyorsunuz. Çünkü, tek gemi olduğu için beklemek zorundasınız. BKT’nin dönüş seferine ise daha 4 gün var. UN Ro-Ro yetkilileri, bu insanların yıllarca müşterileri olduğunu ve o gemileri nakliyeciden kazandıkları paralarla aldıklarını unutmamalıdır. Örneğin, bir Gökbora’ya, bir Çobantur’a ‘gemime bindirmem’ demek hakaret ile eş anlamlıdır.  

Bu insanlar nakliyeci. Şoförden de, mazottan da kısmaları mümkün değil. Arabayı daha ucuza alamazlar. Geçiş ücretlerini indiremiyorlar. Tek tasarruf edebilecekleri yer Ro-Ro olarak öne çıkıyor. Buna da türlü engeller getirmek doğru değil.  

FRANSA HATTINDA DA AYNI SORUNLAR YAŞANIR MI?

UN Ro-Ro, haziran ayı içinde yıllardır gündemde olan Marsilya’ya da bir hat açacak. Burada da, bir süredir Toulon’a taşıma yapan, 29 Mayıs itibariyle 3. gemiyi de devreye sokan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) var. Fakat, Trieste hattında yaşananın burada da gerçekleşeceğini düşünmüyoruz. Çünkü, Fransa hattında ‘Ağabey’ konumunda olan UND. Ro-Ro taşımacılığında ne kadar genç olsa da, mahalleyi yeni komşudan iyi tanıyor. Yani, bir sektör duayeninin sözüyle “Atı alan Üsküdar’ı Geçti.” Yıllardır sözü edilen, ancak bir türlü adım atılamayan hatta UND, cesaretle girdi. Bir işi ilk yapan bir adım önde olur. Bu ticaretin gereğidir. Haliyle UN Ro-Ro’nun Marsilya hattı açıldığında da bir savaş yaşanacaktır. Ama, UND üyelerinin desteği ve sistemli olunduğu sürece nakliyecilerin UND Deniz’i tercih edeceğini düşünüyorum.

NAKLİYECİ, NAKLİYECİNİN HALİNDEN ANLAR

İsterseniz, ‘nakliyeci niye UND Deniz’i tercih eder’ sözünü açıklayayım: Bu hafta 6 bin yeni adrese gönderdiğim LOJİSTİK EKİPMANLAR dergisine konuşan Gökbora Ticari Başkanı Şenol Çak’ın, diğer ayrıntılarını dergide bulacağınız şu sözleri böyle düşünmeye itiyor beni…

Şöyle diyor Sayın Çak: “Fransa’da birkaç aracımıza çekici taktık. Fransız polisi bizi çevirdi. ‘Burada römorklu yük yapamazsın’ dedi ve benim gibi birçok araca ceza kesti. UND, hemen bize arka çıktı. Bu çok önemlidir. Nakliyecinin arabası yandığında ‘Sigortaya git’ denilmişti... Benim arabama kesilen 2-3 bin Euro hiçbir şey değildir, öderim. Ama, orada UND yetkilileri, ‘Bunu biz ödeyeceğiz’ deme meziyeti ve nezaketini gösterdiler. Çünkü, UND, RODER gibi kuruluşlar nakliyecidir. Ve başka türlü düşünmeleri de söz konusu değildir. Dolayısıyla UND Deniz’in bu ciddi atılımının devamının geleceğini düşünüyorum. Tabi, UN Ro-Ro da Marsilya’ya yeni bir hat açıp oraya gidecek. Ancak, ben UND Deniz’in bu savaşa 1-0 önde başladığını düşünüyorum.”

REKABET KAZANDIRIR

Aslında rekabet kimilerini korkutsa da, en doğru olandır. Aynı işi yapana kalitesini öne çıkarma, fiyatını gözden geçirmeyi dayatır. En kazançlı olanlar da hizmetten yararlananlardır. Ro-Ro sayısı ve hatlarının artması da, en çok nakliyeciye yarayacak. Ancak, bilinçli tüketiciler gibi davranıp, doğru olanı taltif, yanlış olanı da tenkit etmek gerekir.