Nükleer Santraller, Nükleer Tedarik Zinciri ve Nükleer Lojistik

Türkiye’nin elektrik enerjisi ihtiyacının karşılanması için nükleer santrallerin yapılması gündemdedir. Çevre Bakanlığı’nın onayladığı Mersin AKKUYU NGS’nin ÇED raporunda hem nükleer yakıtın getirilmesi ve burada depolanması hem de kullanılmış yakıt ve radyoaktif maddelerin depolanması ve saha dışına çıkarılması için bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca; “Radyoaktif Maddenin Güvenli Taşınması Yönetmeliği”, “Radyoaktif Atık Yönetimi Yönetmeliği” ve “Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Tüzüğü” gibi ulusal ve bazı uluslararası düzenlemelere atıf yapılıyor. ÇED raporundaki bazı bilgileri sizinle paylaşmak isterim. Nükleer yakıtın Rusya’dan deniz yolu ile AKKUYU NGS’nin rıhtıma getirileceği ve buradan da reaktöre veya depolama alanına götürülecektir. Yakıt demetlerinin sevkiyat sırasında hasar görmemesi için özel olarak imal edilmiş paketlerde taşınmalıdır. taze uranyum yakıt demetlerinin düşük radyoaktivitede olup, zırhlama gerektirmediğidir. Taze yakıt (ışınlanmamış) düşük seviyeli radyoaktif ve yanıcı olmayan madde olduğu için taze yakıt demetlerinin elleçlenmesi, insanlar için radyolojik tehlike oluşturmamaktadır. Reaktörde kullanımının sona ermesi üzerine yakıt; depolama ve taşıma işlemlerinin gerçekleştirilebilmesi için radyoaktivite seviyesinin düşmesi ve bozunma ısısının alınabilmesi amacıyla kullanılmış yakıt havuzuna alınır. NGS sahasındaki depolama tesisinde, dört üniteden çıkan kullanılmış nükleer yakıtın 4 yıl boyunca depolanması öngörülmektedir. Akkuyu NGS tasarımı, nükleer yakıtın NGS sahası içinde elleçlemesi için, nükleer yakıt depolama ve elleçleme sistemleri kompleksi içermektedir. Bu komplek, taze yakıtın NGS sahasına iletiminden Rusya’ya işlenmesi için sevkiyatına kadar tüm yakıt elleçleme döngüsünü sağlamaktadır. Özellikle:

  • Kabul, giriş denetimi ve taze nükleer yakıtın depolanması;
  • Nükleer yakıtın tesis içi taşıması;
  • Reaktör korunda yeniden nükleer yakıt yüklemesi;
  • Reaktör binasında kullanılmış nükleer yakıt depolanması;
  • Kullanılmış nükleer yakıtın, depolama tesisinde depolanması;
  • Nükleer yakıt sayımı ve kontrolü;
  • Geri dönüşüm için kullanılmış nükleer yakıtın sevkiyatı

Taze yakıtın kabulü ve reaktöre yeniden yüklemesi için Özel taşıma paketlerini (TK-C5) taşıyan kamyon, kapıları kapalı olan taze yakıt depolama tesisi kargo koridoruna gelir. Taze yakıtın taşınmasında önemli olan taşıma sırasında zincirleme reaksiyonun başlamasını engellemektir ki, bu da taşıma konteynerlerin teknik özellikleri sayesinde sağlanmaktadır. Kullanılmış nükleer yakıtın (KNY) taşınması ise, radyoaktivitenin olası bir acil durumda çevreye salınmasının engellenmesi için daha çok önlem alınmasını gerektirmektedir. Dünyada, KNY taşınması ve depolanması için özel konteynerler kullanılır. Örneğin; 9 metre yükseklikten sert bir zemine ve ucu sivri yüzeye bırakılması ve 800°C derecedeki ateşin içinde 30 dakika boyunca tutulması gibi dayanıklılık testlerinden geçmesi gerekir. Sanırım 20 Milyar USD’ye mal olacak bu tesiste, maliyet kaygısı veya “adam sendecilik” nedeniyle SOMA vb. tesislerde görülen operasyonel ve güvenlik zaafları olmayacaktır. AMAN OLMASIN…OLAMAZ… Nükleer lojistik için çok özel tasarlanmış taşıma araçları, taşıma kapları ve depolama tesisleri kullanılmalı ve iş süreçleri olmalıdır. Merak edenler; ÇED raporunu okuyabilir ve nükleer tedarik zinciri ve nükleer lojistik operasyonların nasıl yapıldığına dair teknik bilgileri http://www.wnti.co.uk/” adresindeki “The World Nuclear Transport Institute” web sayfasından öğrenebilir.

Bu yazı toplam 2880 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum