Uluslararası nakliyeciye asgari ücret bildirim şartı

Uluslararası nakliyeciye asgari ücret bildirim şartı

1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da yürürlüğe giren saatlik 8.5 Euro asgari ücret bildirim şartı, Almanya’dan transit geçişlere de uygulanacak. Ancak, geçişlerin takibinde yaşanacak zorluklar göz önünde bulundurularak karar ‘şimdilik’ kaydıyla ertelendi.

Uluslararası nakliyeci; geçiş belgesi, Ro-La, vize derken bir formaliteyle daha tanışmak zorunda kalacak. Lojistik şirketleri, bundan böyle Almanya varışlı ve  çıkışlı yükleri taşıyan sürücülerin saatte 8.5 Euro asgari ücret aldığını ibraz etmek ve istenmesi durumunda belgelemekle yükümlü.

1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da daha önce olmayan asgari ücret uygulamasının başladığını vurgulayan Avukat Dr. Ramazan İnci, “Alman hükümetinin getirdiği yasal şartlar gereği, lojistik sektörüne yönelik olarak, Almanya’dan transit geçişler de dahil olmak üzere 8.5 Euro’luk asgari ücret uygulanacak. Fakat, uygulamanın henüz çok yeni olması ve Almanya’daki bütün sektörleri kapsadığı için idari takipte zorlanmalar yaşanacak. Daha önce temizlik ve gastronomi sektörlerinde saatlik 8.5 Euro asgari ücret uygulanmıyordu. Almanya’dan transit geçişlerin takibinde yaşanacak zorluklar ve bazı Avrupa Birliği Ülkeleri´nin Avrupa Birliği Komisyonuna yaptığı itirazlar göz önünde bulundurularak uygulama transit geçişlerle alakalı şimdilik ertelendi. Almanya varışlı ve çıkışlı yükler içinse, ilgili makamlara gerekli bildirimlerin yapılması gerekiyor. Bunun da pratikteki uygulaması hakkında sıkıntılar var giderilmeye çalışılıyor. Önümüzdeki 6 ay içinde kesin bir standarda kavuşması bekleniyor. Şu an itibariyle Köln’deki Gümrükler Mali Müdürlüğüne Almanya’ya girmeden önce yazılı bildirim yapılıyor. İlgili daireler, bu durumu yönetmeliklerle belirler; ama henüz tam oturmuş ve şeffaflaşmış değil” açıklamasını yaptı.

 

CMR KONUSUNDA UZMAN, KARAYOLUNA HAKİM

Dr. Ramazan İnci, yoğun olarak karşılaştıkları en önemli sorunun Almanya içerisinde yaşanan trafik kazaları olduğunu vurgulayarak, “Bu durumda CMR değil, ilgili ülkenin hukuk mevzuatı uygulanır. Eğer, şoförün açık kural ihlali varsa, o zaman cezai fiil işlemi yapılır. Genel itibariyle bu durumda şirket sahibine bir yaptırım uygulanmaz. Özellikle Almanya sınırları içinde vuku bulan bir trafik kazasında muhakkak Almanya’da yerleşik bir hukukçu, tercihen de Türkçe’yi bilen biri ile çalışılması çok önemli. Çünkü büyük hak zafiyetleri yaşanabiliyor. Sigorta kuruluşları, tazminat miktarında haklı-haksız, gerekli-gereksiz kesintiler yapıyor.  Polislerin tuttuğu tutanaklarda yanlışlıklar olabiliyor. Şoför arkadaşlarımız Almanca ya da İngilizce’ye vakıf olmadıkları için kendilerini ifadede zorluk çekebiliyor. Bunlardan dolayı hak mahrumiyetleri yaşanabiliyor. Lojistik şirketi yöneticilerinin kendi menfaatleri icabı, özellikle Almanya’da bir olay vuku bulduğunda telefon açıp ulaşabilecekleri bir hukukçuyu aramaları çok önemli. Sadece trafik kazası değil, sınırda yaşanabilecek idari uyuşmazlıklar, şoför arkadaşların çalışma saatlerine aykırı hareketleri gibi durumlarda da bir hukukçuya danışılmasında yarar var. Çünkü, yanlış bir uygulama yapıldıysa, mahkeme kararıyla bozabiliriz” diye konuştu.

 

GÜVENLİ OLMAYAN TIR PARKLARI

Dr. İnci, trafik kazaları dışında yaşanan en önemli sorunlardan birinin de, sürücüden kaynaklananlar olduğuna dikkat çekerek, “Örneğin, Türkiye kökenli bir nakliye şirketimizin şoförü, Almanya’da veya güzergah üzerindeki başka bir ülkede bir TIR parkına girer. Ve TIR’da bir soygun yaşanır. Sigorta şirketi de oluşan zararı ödemeyi reddeder. Çünkü, şoför arkadaşımız sigortanın ‘güvenli’ diye derecelendirdiği bir TIR parkına girmek yerine, güvenli olmayan bir parka girmiştir. Bu gibi olaylarla çok sık karşılaşıyoruz. Bu durumda, sigortanın şartnamesine bakılır ve istisnai durumların tanımı yapılır. Müvekkillerime özellikle şunu tavsiye ederim; konu mahkeme boyutuna gelmeden, sigortalarla işi uzatmamak lazımdır. Çünkü, süreç uzadıkça iki taraf için de yeni masraflar oluşur. Çoğu zaman, bu gibi davalar anlaşma yoluyla kapatılabilir. Mesela ortada milyon Euro’luk bir hasar var. Sigorta bu hasarı ödememekte haklı gibi gözüküyor. Ama, konu yargıya intikal ettirildiğinde, sigorta küçük de olsa bir riski yaşar. Bu da çoğunlukla işlerine gelmez. Böyle olunca da, hiç alamayacağınız bir meblağı, anlaşma yoluyla sigortadan edinme şansınız doğabilir. Konu davalık olursa, çoğu zaman böyle teklifler gelir. “Davayı geri çekin, zorunlu olmamak ve hakkınız olmamak kaydı şartıyla şu kadar ödüyoruz” diyebilirler. Böyle durumlarda, o ülkenin taşıma ve nakliye hukuku müktesebatını iyi bilen bir hukukçu bulmalarında yarar vardır” durumu ortaya koydu.

 

İŞVERENLERE ÖNEMLİ TAVSİYE

Türk lojistik kuruluşları yönetici ve sahiplerinin çoğunlukla yazılı sözleşme yapmadıklarının altını çizen Dr. Ramazan İnci, bu konuda da şunları aktardı: “Nakliyeci arkadaşlarımızın çoğunlukla yazılı sözleşme yapmadıklarını görüyoruz. Ya da, yazılı sözleşme yapıyorlar ama dil Almanca olduğu için sıkıntılar yaşanabiliyor. Alman X şirketi, Türkiye’den bir mal alıyor ve Türkiye’deki bir lojistik kuruluşuyla Almanya’ya taşıtıyor. Türk firmasına kendi şartnamelerini gönderiyor ve sözleşme metni genelde Almanca oluyor. Buradaki nakliye şirketimiz de işi almak adına, ya hiç tercüme ettirmiyor, ya da yetersiz tercüme edilmiş metnin altına imzayı atıyor. Bu duruma çok dikkat etmek lazım. Kendilerine sunulan bir nakliye sözleşmesi ya da şartnameyi muhakkak çok iyi anlamalıdırlar. Ülke Almanya ise ve CMR’ye tabi bir taşıma yapılıyorsa, muhakkak Alman hukukunu ve CMR’i iyi bilen birine tetkik ettirmelidirler.”

NASIL ULAŞACAKSINIZ?

Almanya’da Türkiye’deki gibi noter aracılığıyla avukata vekalet verme diye bir durum yok. Almanya’da bu iş çok daha kolay yapılıyor. Dr. Ramazan İnci, kendisiyle nasıl irtibat kurulabileceğini de şöyle dile getiriyor: “Benim web sayfamda www.inci-law.de  vekaletname örneği var. Bunun çıktısını aldıktan sonra imzalayıp bana faks ya da e-mail ile ulaştırmaları yeterli.  Ben o faks ile birlikte Almanya’da onların yasal vekilleri olarak, onlar adına belirtilen yasal işlemleri yapabilirim.”

 

DANIŞMA ÜCRETE TABİ DEĞİL

Almanya’da yürürlükte olan avukatlık ücret yasasının bazı noktalarda fiyatlarda oynama selahiyeti verip, bazılarında vermediğini belirten Dr. Ramazan İnci,  “Fiyatlarda elastikiyet ancak mahkeme öncesi mümkün. Belirli bir çizelge vardır ve davaya konu olan miktar üzerinden avukatlık ücreti hesaplanır. Bir üst sınır vardır ve yasanın öngördüğü ücretler alınır. Ayrıca, bir trafik kazasına karıştınız ve sizin olayda hiçbir etkiniz yok. İşlemleri de bir avukat vasıtasıyla yürütüyorsanız, haklı olan taraf da sizseniz, hiçbir mali yükümlülüğünüz yoktur. Avukatlık ücreti de, o kazadan ötürü oluşmuş bir zarar olduğu için davayı kaybeden ya da sigortası tarafından karşılanır. Haksız taraf müvekkilim ise, ücretimizi de müvekkilimiz öder. Ayrıca, bize telefon açıp bir soru sorulduğunda, Alman hukuk bürolarından farklı olarak hemen hukuki danışmanlık ücreti adı altında bir ücret de talep edilmez. Çünkü, biz kendi insanımızla kısa vadeli değil, uzun soluklu çalışmalar hedefliyoruz” açıklamasını yaptı.

 

DR. RAMAZAN İNCİ KİMDİR?

Hamburg Üniversitesi Hukuk Fakültesi bölümünden 2004’de mezun olan Dr. Ramazan İnci, uzun bir akademik kariyerin ardından kendi bürosuna taşınarak avukatlığa başladı. Üniversiteyi bitirdikten sonra 3 yıl ceza hukuku asistanlığı ve akabinde de 4 yıl aynı üniversitede öğretim görevlisi olarak görev yapan avukat Dr. İnci’nin müvekkilleri arasında Türkiye’de yerleşik birçok lojistik şirketi bulunuyor.
Hukuktaki ağırlıklı çalışma alanını Uluslararası Ticaret ve Taşıma ve Nakliye Hukuku olarak izah eden Dr. İnci, “Taşıma ve Nakliye Hukuku uzman avukatlık kurs ve sınavlarını başarıyla tamamladım” açıklamasını yaparak, lojistik konusundaki yetkinliğini ortaya koyuyor.

Dr. Ramazan İnci avukatlığın yanı sıra Yeminli Tercümanlık diplomasına da sahip olması nedeniyle Avrupa’daki birçok meslektaşının aksine Türkçe ve Türk kültürüyle sıkı bağlarını koparmamış durumda.

 

SAATİ 8.5 EURO’LUK ASGARİ ÜCRET
BİLDİRİM ŞARTI NE ANLAMA GELİYOR?

Türk lojistik sektöründeki firmaların büyük çoğunluğu sürücülerine asgari ücret verir. Şoförler, yurtdışına çıkışlarında da harcırah alırlar ve aldıkları harcırahla birlikte aylık maliyetleri minimum 1.500-2 bin Euro’ları bulur. Şimdi istenen bu bedelleri Türkiye’deki asgari ücret skalasından değil, Almanya’da uygulanan saati 8.5 Euro olan asgari ücretten beyan etmeleri. Bu da daha fazla muhtasar, daha fazla stopaj ve daha fazla vergi anlamına gelecek.

Selçuk ONUR - LOJİSTİK EKİPMANLAR

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.