LogD Milk Run ,1 milyon kg’dan fazla karbon ayak izini önledi

LogD Milk Run ,1 milyon kg’dan fazla karbon ayak izini önledi

Teknoloji, operasyon ve çevreci malzemelerin kullanıldığı sürdürülebilirlik içeren inovatif bir uygulama olan Milk Run Yönetim Sistemi, binlerce ağacın kesilmesinin önüne geçiyor ve dünyaca ünlü şirketlerin karbon ayak izini azaltıyor.

Dünyaca ünlü markaları ‘Sürdürülebilir Yeşil Lojistik’ ekseninde buluşturan LogD, Milk Run Yönetim Sistemi ile lojistik tedarik zincirinde yeni bir çığır açıyor. Teknoloji, operasyon ve çevreci malzemelerin kullanıldığı sürdürülebilirlik içeren inovatif bir uygulama olan Milk Run Yönetim Sistemi, binlerce ağacın kesilmesinin önüne geçiyor ve dünyaca ünlü şirketlerin karbon ayak izini azaltıyor.

Yüksek operasyon deneyimine sahip bir ekiple teknolojiyi de kullanarak markaların operasyon süreçlerinin takip edildiği, özel geliştirilen kutulardan oluşan Milk Run Yönetim Sistemi, Lojistik süreçlerinde kullan-at malzemelerin çevreye ve ekonomiye zararını görerek bunu ortadan kaldırıyor. Ayrıca sistem ekolojinin devamlılığı için markaların sürdürülebilir adımlar atmasına ve şirketlerin döngüsel ekonomisine büyük katkı sağlıyor.

Eko tasarım bilinciyle, malzemeyi kaybetmeden hayat döngüsünde sürekli tutmayı hedefleyerek geliştirilen kutulardaki geri dönüştürülmüş içerik kullanımını 2025 yılına kadar %100'e çıkarmayı hedefleyen marka, oluşturduğu Milk Run Yönetim Sistemi ile sadece iki ayda binlerce ağacın kesilmesinin ve 1 milyon kg’dan fazla karbon ayak izinin oluşmasının önüne geçti.

logd-kurucusu-seyhan-gulhan.jpgHem çevreye hem de şirketlerin döngüsel ekonomisine katkı sağlayan Milk Run Yönetim Sistemi’nin Türkiye’de bir ilk olduğunu belirten LogD CEO’su Seyhan Gülhan; “Geliştirdiğimiz Milk Run Yönetim Sistemi ile geri dönüştürülmüş malzemeden ürettiğimiz çevre dostu inovatif kutu, etiket ve mühürler şirketlerin sevkiyatlarındaki karton koli kullanımını ortadan kaldırarak binlerce ağacın kesilmesini, kolilerin üretimi sırasında kullanılan tonlarca suyun kullanılmamasını, doğaya atık olarak bırakılmış malzemelerin yeniden kullanım sürecine dahil edilerek çevreye verilen zararın engellenmesini sağlıyoruz. Tek bir gezegenimiz var ve dünyanın herhangi bir yerinde atılacak ufacık bir adım bile çok kıymetli. Bu nedenle çevreci ve sürdürülebilir Milk Run Yönetim Sistemi’nin tüm dünyada kullanılması için çalışmalarımızı geliştireceğiz.” dedi.

Milk Run Yönetim Sistemi’nin çıkış noktalarından biri de markaların lojistik yönetim maliyetlerinden tasarruf etmelerini sağlamak olduğunu vurgulayan Gülhan, ‘Tek kullanımlık sarf malzemeler için ayrılan bütçe, satın alma sürecinde harcanan zaman, emek, depolama alanı gibi birçok etmeni dikkate alarak geliştirdiğimiz Milk Run Yönetim Sistemi ile harcanan fazla zaman, emek ve tek kullanımlık ürünlerin yüklediği finansal yükün de önüne geçiyor, şirketlerin döngüsel ekonomilerine katkı sağlıyoruz” dedi.

LogD markalara lojistikte sürdürülebilirliği taahhüt ediyor

192 kutu ile başladığı üretimine çok kısa sürede taleplerin artması ile 6.500 adet kutu ile devam eden LogD, sektörün sürdürülebilir politikalar izleyen öncü perakende markaları Altınyıldız Classics, Beymen, Dagi, English Home, Koton ile el sıkışarak Milk Run Yönetim Sistemi’ni şirketlerin lojistik süreçlerine entegre etti. Damat Tween & DS Damat, Le Wrangler, Yargıcı, Ramsey, Teknosa gibi yeni markaları sistemine dahil eden LogD, Milk Run Yönetim Sistemi’yle yılda 25.000.000 kg karbon ayak izini azaltmayı hedefleyerek lojistiğin yeşil dönüşümüne büyük katkı sağlıyor.

ali-oztahinci-busra-orakcioglu-seyhan-gulhan.jpgZeytin Çekirdeği dünyayı kurtaracak

Milk Run Yönetim Sistemi için geliştirilen re-cycle kutuların geri dönüştürülmüş plastikten üretilmesinin yanı sıra kutuların markalaması sırasında kullanılan etiket geri dönüştürülmüş kağıttan oluşuyor. Ayrıca mühürleme sistemindeki mühürlerde ise bir ilke imza atılarak re-cycle zeytin çekirdeğinden üretilen bio-plastik kullanılıyor.

Basın toplantısına katılan LogD’nin iş ortaklarından Orka Holding Pazarlama Grup Başkanı Büşra Orakçıoğlu: “Hem üretimde hem lojistiğimizde hem mağaza tarafında ikiz dönüşümü gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Lojistik partnerimizin LogD olması bizim için kıymetli. Bu aslında önümüzdeki gelecek nesillere karşı verdiğimiz bir sorumluluk. Bunu teknolojiyle birleştirmeyen, doğasına ve yaşadığı yere saygı duymayan hiçbir marka 10 sene içinde varlığını sürdüremeyecek.” diye konuştu.

Gürmen Group CFO’su Ali Öztayıncı ise; “Ticarette kazanmak tabii ki önemlidir ama bazen kaybetmemek çok önemli hatta kaybettiğiniz şey yerine koyamayacağınız bir şeyse... Bir doğa veya ağaç kaybediyorsanız bu çok daha kötüdür. Sürdürülebilir değer yaratan markamızın temel felsefesi, bir değer yaratırken bunun sürdürülebilir olması... O yüzden pandemi sonrası dünyada birçok işin yeniden dizayn edildiği bir dönemde LogD’nin lojistiğin sürdürülebilir dizaynını yapıyor olması çok değerli.” dedi.

LOJİPORT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.