Kargocuları isyan ettiren %2 kesintide çözüm umudu

Kargocuları isyan ettiren %2 kesintide çözüm umudu

Kargo şirketlerinin cirolarından yapılan yüzde 2 kesintinin sektörde yatırımları yavaşlattığını, işten çıkarmalara yol açtığını belirten KARİD Başkanı Aslan Kut, “Ulaştırma Bakanlığı’nda bir platform oluştu. Bu konuyu ele alınacak, umutluyuz” dedi

Kargo sektörünün gündemindeki en önemli konu olan yüzde 2 fon kesintisinde çözüm umudu doğdu. Binali Yıldırım’ın yeniden Ulaştırma Bakanı olarak atanması sonrasında, bakanlıkta konunun ele alındığını belirten Türkiye Kargo, Kurye Ve Lojistik İşletmecileri Derneği (KARİD) Başkanı Aslan Kut, Evrensel Posta Hizmeti alanının belli olmadığı için ne kadar kesinti gerektiğinin de belli olmadığını, öncelikle bu alanın belirlenmesi için çalışma yapılacağını, sonrasında da kesinti miktarının belli olacağını söyledi. Bir ay kadar önce bakanlıkta bir platform oluşturulduğunu, bütün sektörün davet edildiğini, bütün ilgili müdürlerin katıldığı bir toplantı yapıldığını anlatan Kut, toplantıda fonun ele alındığını söyledi. Kut, “Evrensel posta hizmeti alanı henüz tayin edilmiş değildi. Yani nereden itibaren evrensel posta hizmeti verilecek? Kargo şirketleri nüfusu binin altında olan yerlerken gitmiyor varsayalım. O zaman Posta İdaresi, evrensel posta hizmet yükümlüsü olarak oraya da gitmek zorunda. Bunun maliyetinin hesaplanması için bu alanın tayin edilmesi lazım. Bu alan tayin edilmemiş. Peki edilmediyse bu kesinti nereye gidiyor? Dolayısıyla bunun hızla düzenlenmesi lazım. O bakımdan bu toplantı çok önemliydi, anlamlıydı. Umut vericiydi. Bu alanın tespiti için BTK, Haberleşme Genel Müdürlüğü ve KARİD paydaş oldu. Bunu tespit edecek, kesinti yüzde 2 mi, 1 mi, 0.5 mi? Ne olacaksa buradan çıkan sonuca göre olacak. Bu çok önemli bir adım. Biz bunu çok önemsedik. Biz bu manada her türlü desteğe açığız. Henüz bir takvim yok bu konuda. Bu bir başlangıçtı. Önümüzdeki günlerde ne olacağını göreceğiz. Bizi davet eden bakanlık, paydaş olun diyen bakanlık, ben bunu çok önemsiyorum. Bu bakımdan ümitliyim. Binali Yıldırım’ın gelişiyle bu durum böyle olunca. İnşallah hızla sonuçlanır. Bu adım tekeli de doğru yönde biçimlendirebilecek bir adım. Lojistik koordinasyon kurulu kurulması da güzel ve ümit verici bir gelişme” diye konuştu.

Kesinti yatırımları engelliyor

aslan-kut-001.jpgYüzde 2 fon kesintisinin sektörü tıkadığını anlatan KARİD Başkanı Kut, bu uygulama sonucu bazı firmaların yatırım yapamaz hale geldiğini söyledi. Kut, “Ciromuzun yüzde 2’sinin PTT’ye fon yapılması sektörün gelişimini engelliyor. Bütün sektörlere katma değer sağlayabilecek, yabancı sermayenin girişini hızlandırabilecek bu sektöre yazık ediliyor. Bir anonim şirket lehine diğer anonim şirketlerin önüne tekel koyuyorsunuz, özel sektör şirketlerinden cirolarının yüzde 2’sini alıyorsunuz. Biz bu sene kurumlar vergisini 2 kez ödedik. Cironun yüzde 2’si, kazandığınızın yaklaşık yüzde 20’sine tekabül ediyor. Kar ediyorsanız. Kar etmiyorsanız, geçmiş olsun. Bir yıldır ödüyoruz bunu. Her yönüyle kurumları çok zorlayıcı etkileri oldu. Firmaların bir kısmı kar ediyor, karını buraya verince yatırım yapamaz hale geliyor. Yatırım olmayınca büyüme gelişme yeni istihdam alanları doğmuyor. Şu anda yaklaşık 90 bin kişi çalışıyor sektörde. Yaptığımız analizlere göre sektör, serbest rekabete dayalı bir anlayışla ve düzenlemelerle önü açılırsa istihdamı önümüzdeki 5-6 yılda 300-350 binlere çıkabilir. Bunları yıllardır anlatmaya çalışıyoruz” dedi.

Fon kesintisinin Fedex, DHL, UPS, TNT gibi uluslararası şirketleri de kapsadığını belirten Aslan Kut, “Bunların uluslararası taşıdıkları kargo da posta kapsamına giriyor. Bu kargoların cirosundan da biz pay veriyoruz, Türkiye içi kargo hizmetleri için. Türkiye’ye ABD’den gelen kargonun cirosundan da buradan ABD’ye gönderdiğin kargonun cirosundan da posta hizmetine fon isteniyor. Bunun çok yanlış bir uygulama olduğunu düşünüyoruz. Bunların hepsi için bu sene verildi. Umarız bir iki sene içerisinde düzelir” diye konuştu.

İşten çıkarmalar ve iflaslar başladı

100 milyon ciro yapan bir şirketin 2 milyon lirasını fona aktarmak zorunda olduğunu, 5 bin kişi çalıştırıyorsa en az binini işten çıkarmak zorunda kalacağını, sektörde bu tür işten çıkarmaların başladığını belirten Kut, şöyle dedi: “Kapananlar, küçülenler var. Yatırım yapamayanlar var. Ne yapacağız diye düşünenler var. Ben yine de çok karamsar olmak istemiyorum. Bu dönemde bir şeylerin hızla yoluna gireceğini düşünüyorum. Biraz da belki gündem bazı şeyleri olmasını yavaşlatıyor. Umut ediyoruz ki önümüzdeki dönemde bu konuyu en azından biraz daha yumuşatabilelim. Yabancı sermaye bu yasaları görünce yatırım yapmaktan çekiniyor. Bu nedenle de tekelin kalkması bu noktada da çok önemli.”

Hala posta tekelini konuşuyoruz

Sektör şirketlerinin Ergani’de, Yüksekova’da da şube açtığını, iş alanı oluşturduğunu ve bölgeleri bağladığını, Türkiye’nin geleceğine dönük, gelişmesini sağlayacak bütün sektörlere hizmet üreten bir altyapıda olduğunu ifade eden Kut, “Bu haliyle bir kamu hizmeti denilebilecek bir yapı. Uluslararası alanda da bu böyle. İhracatçımızın ABD’de bir ihaleyi kazanabilmesi için o numunesinin hemen yarın New York’ta olması lazım. Yarın Paris’te, Londra’da olması lazım. Bu hizmeti de bizim sektör veriyor. Bugün Anadolu’daki bir ürün yarın Paris’te, Londra’da. Bu ihracatçımıza rekabet avantajı sunuyor. Bütün bunlar böyleyken bize ayak bağı olan bir süreç var” diye konuştu.

Sektörün ‘Posta tekeli’ gibi sorunlar nedeniyle coğrafyasının avantajlarını kullanamadığını ifade eden ve “Neden bu ülkeden çok ciddi global markalar doğmuyor? Bu soruyu açalım, neden doğmuyor?” diyen Kut, şöyle devam etti: “Bize göre Türkiye'de bu potansiyel var ama bu potansiyelin dönüşebilmesinin şartlarının hazırlanması lazım. Biz hala Posta tekelini konuşuyoruz. 2015 yılında bir Posta Kanunu devreye girdi. Posta İdaresi anonim şirket oldu. Eski kanuna göre tekel genişledi. Peki, dünyada hangi ülkelerde posta hizmetlerinde tekel var diye baktığınızda Mısır, Tunus, Fas, Cezayir, Libya, Irak, Suriye ve Türkiye’de var. AB ülkelerinin hiçbirinde yok. Rusya’da, Japonya’da, ABD’de yok. Biz bunu hak etmiyoruz. Sektörün istihdam potansiyelini değerlendirmesi lazım. Ticari faaliyet hızının global ticari akışa katkısının yükselebileceği, katma değerli akış için de bu sektörün önünün açılması lazım. 10 yıldır Posta İdaresi”nin AŞ olması gerektiği yönünde bir çalışma içerisine girdik. AŞ oldu, bu güzel ama nasıl bir AŞ, bunu anlayamadım. Tekel olmayan yerlere de bakmak lazım. Almanya’da, Fransa’da yok. Bütün AB’de yok. 5 yıl önce İtalya’da posta idaresinde 270 bin kişi çalışıyor, Türkiye’de 34 bin. Yıllık 9 milyar adet gönderisi var. Türkiye’de 1 milyar 100 milyon. Hollanda postanesinin 7 milyarın üzerinde. Bunların hiçbirinde tekel yok. Şimdi tekeli tutayım da şirket güçlensin dediğiniz zaman o şirket güçlenemiyor. Rekabete katılamıyor. Katılmak istemiyor tekel olduğu için. Sivil havacılık ve telekom hizmetlerinde tekel kalkınca nasıl bir gelişme oldu? Ben iddia ediyorum. Hizmet standartlarımız Avrupa düzeyinde, hatta kimi yerde onları geçiyoruz. Ama bunu Türkiye’de global seviyeye getiremiyoruz. Sebebi bu konuştuğumuz şeyler. Kavga etmemiz lazım. Ben niye PTT’nin tekelini konuşayım? PTT ile el ele yürüyelim, sentez olalım, Türkiye markaları yaratalım.”

Krizlere ve sorunlara rağmen büyüme %16'nın altına inmiyor

KARİD Başkanı Kut, sektörün bu yıl için büyüme beklentilerini de değerlendirerek şunları söyledi:

“Sektör bu yıl yüzde 16 büyür. Ocak ayına göre şubat daha iyi geçti. Dolardaki artış bizi direkt etkiliyor. Sektör giderek teknolojiyi daha çok kullanmak yönünde ilerliyor. Özellikle iletişim imkanları, bilgi teknolojileri, insanoğluna her şeye ulaşma imkanı sağlıyor. Hayatın mobilite düzeyi geliştikçe bizim de gelişme potansiyelimiz yükseliyor. Amazon’dan da alıyor bir ürünü ya da Diyarbakır’daki biri İstanbul’daki bir şirketten de alabiliyor. İnsanların her şeye ulaşabilme imkanının yaratılması bizim gelişme potansiyelimizi yükseltiyor. Kargo şirketleri dışında günlük ticari akışa hizmet eden başka bir sistem yok. Eskiden Posta İdaresi nakliye ambarı vardı. Bugün sadece kargo var. Günlük ticari akış dediğim, bugün satın aldığı ürünü rafa koymak isteyen, akşama kadar da satmak isteyen, yarın tekrar o rafı doldurmak isteyenden söz ediyorum. Özellikle 80’li yıllardan sonra serbest piyasa ekonomisi ile süreç başladı ve bu devam ediyor. Türkiye gelişmekte olan bir ülke. Ağırlıklı olarak da iç piyasaya dayalı bir süreç işliyor. Ben 30 yıldır bu sektördeyim. Sektörün ekside olduğu bir dönem hatırlamıyorum, bu dönemde de böyle olacak. Bu yıl en az yüzde 16-17 büyüme bekliyoruz. Geçen sene de yaklaşık bu rakamlarda büyüme oldu. Hiçbir zaman yüzde 16’ların altına düşmüyor.”

Kut, sektör şirketlerinin de büyüdüğünü, senede 100 şube açıldığını, ortalama bir şubede 8 kişi çalıştığı düşünüldüğünde sektörün istihdama da büyük katkısı olduğunu vurguladı.

Aysel YÜCEL - DÜNYA

LOJİPORT

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.