İDO'nun gönlünde ro-ro var
İstanbul Büyükşehir Belediyesi?nin (İBB) en büyük iştiraklerinden biri olan İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO), Ro-Ro işine girmeye hazırlanıyor. Günde...
İstanbul Büyükşehir Belediyesi?nin (İBB) en büyük iştiraklerinden biri olan İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO), Ro-Ro işine girmeye hazırlanıyor. Günde 10 bin kamyonun geliş gidiş yaptığı İstanbul?da şehir içi trafiğini büyük ölçüde rahatlatması öngörülen Ro-Ro projesi için çalışmaların sürdüğünü söyleyen İDO Genel Müdürü Dr. Ahmet Paksoy, Gemport, Mudanya veya Bandırma?dan İstanbul Ambarlı?ya bir Ro-Ro hattı açmayı planladıklarını söyledi. İBB ile birlikte hayata geçirmeyi planladıkları projenin yatırım tutarının 300 milyon euro civarında olduğunu kaydeden Paksoy. bu tutarın 250 milyon eurosunun gemiler 50 milyon eurosunun ise karada kurulacak tesisler için harcanacağını dile getirdi. İBB?nin İDO?yu halka arza hazırlandığını da aktaran Paksoy, buradan gelen kaynağın Ro-Ro projesi için kullanılmasının düşünüldüğünü belirtti.
Harem-Sirkeci?ye 4 yeni arabalı vapur geliyor
Dünya Gazetesi?ni ziyaret eden İDO Genel Müdürü Dr.Ahmet Paksoy, İDO?nun faaliyetleri ve yeni projelerine ilişkin bilgi verdi. Deniz taşımacılığında kullanılan akaryakıttaki ÖTV?nin kaldırılmasının ardından Marmara?daki deniz ulaşımını ciddi şekilde artırdıklarını kaydeden Paksoy, ?Son iki yıl içerisinde İDO?da çok büyük bir değişim hayata geçti. Şehir hatlarını bünyemize kattık. Bu vapurlar sürekli kan kaybediyordu. Vapurları tek tek elden geçirmeye başladık. Hurda vapurları tamir ediyoruz. İstanbul?u, Zübeyde Hanım?ı açtık, Aykut Barka?yı yeniden sefere koyuyoruz. Yeni vapurları ihale ettik. Halk oylaması ile seçilen vapur da 2008 yılı içerisinde sefere başlıyor? dedi. 13 tane yeni hat açtıklarını kaydeden Paksoy, ?Harem-Sirkeci?ye hattına 4 tane yeni arabalı vapur yaptırıyoruz. Bunlar da ekim ayında bitecek. Harem-Sirkeci arasında yaptırdığımız 4 arabalının maliyeti 42,5 milyon dolar. Çelik konstrüksiyon olan bu gemiler saatte11-12 knot hız yapıyor. Ayrıca İBB Başkanı Sayın Kadir Topbaş, oradaki otoparkı da alarak düzenlemeler yaptırıyor. Otoparkın yerine istif sahası yapılacak. Oradan bir nevi bir deniz köprüsü kuracağız. Harem-Sirkeci arasındaki ulaşım yüklemesi boşaltması dahil maksimum 15 dakika sürecek? diye konuştu.
300 milyon dolarlık yatırım yaptık
Yine son dönemde Pendik-Yalova hattını açtıklarını kaydeden Paksoy, şöyle devam etti: ?O kadar talep geldi ki bu hatta iki tane daha gemi sipariş ettik. Bu iki geminin maliyeti 65 milyon dolardır. İstanbul-Bursa?yı 75 dakikaya indirdik. Çok doğru bir hat. Üç seferle başlamıştık, şimdi dört oldu. Yazın da 5-6?ya çıkaracağız. İstanbul?la Bursa şehir içinde bir noktadan bir noktaya gitmek gibi oldu. Hatlarımızda öyle bir planlama yaptık ki birini kaçıran öbürünü kullanabilecek duruma geldi. Hatlar birbiriyle rekabet etmiyor, aksine birbirini tamamlıyor. Sabah Bursa vapuru kalkıyor ful, peşinden Bandırma kalkıyor ful, onun peşinden Yalova kalkıyor o da ful. Öte yandan beş tane de deniz otobüsü yaptırdık. Üç tanesi şu anda çalışıyor. İki tanesi de haziran ayının ortalarında burada olacak. Bunların 37.5 milyon dolarlık yatırım bedeli var.?
Ahmet Paksoy, son 2.5-3 yıllık dönemde 20 tane geminin İDO?nun filosuna katıldığını belirterek şunları söyledi: ?İDO eskiden sırf deniz otobüsleri olarak 6 feribotla hizmet verirken bugün filosunda 32 vapur, 15 arabalısı bulunan bir şirket. İrili ufaklı teknelerle 90?a yakın deniz aracının bulunduğu bir filoya sahibiz. İBB ile birlikte son birkaç yıllık dönemde 300 milyon dolarlık yatırım yaptık. Bu sadece gemi yatırımıdır. Taşıdığımız yolcu sayısı ise şehir hatlarını aldıktan sonra 91 milyonu aştı. Arabalılarda 5.5 milyon araç taşıdık geçen sene. Küçük bir işletme olan İDO dev gibi bir şirket haline geldi. Yapamazlar diye kaygılar vardı ama biz şehir hatları işletmesini yuttuk adeta. Şirket birleşmesi yaptık ve bunu çok başarıyla gerçekleştirdik. Şehir hatlarındaki kalite arttı.?
53?ten 91 milyon yolcuya çıktık
İstanbul?da ulaşımda denizin aldığı payın yüzde 4 düzeyinde olduğunu kaydeden Ahmet Paksoy, sözlerini şöyle sürdürdü: ?Ama o orana takılmamak lazım. Deniz ulaşımını iki yaka arasında seyahat eden ya da deniz kenarında oturup kıyıya paralel bir noktaya ulaşacak insanlar kullanır. Bunun potansiyeline ve bu potansiyelin ne kadarını ben taşıyorum ne kadarını karayolu taşıyor buna bakmak lazım. İstanbul?da denizle hiç ilgisi olmayan dünya kadar insan var. İstanbul?un iç kesimleri giderek de büyüyor. Şehir hatlarını aldım 53 milyondan yolcuyu 91?e çıkarttım ama oranım yüzde 1 bile oynamadı. Denizdeki artış iki yıllık zaman içinde yüzde 100?e yakın oldu. Bu artışta araç artışı da çok önemli. Hızlı feribotlarda 2004?te 500 bin araç taşırdık, 2005?te 900 bine, 2006?da ise 1.3 milyona çıkarttık. 2007 itibariyle de 1.8 milyonu hedefliyoruz. 500 binden 1.8 milyonlara çıkan bir rakam var. İki yaka arasında 1.3 milyon insan seyahat ediyor. Bunların toplamda 400-450 bini motorlar dahil deniz yoluyla taşınıyor. Tek bilet sistemine geçildi. Vapuru metroyu ve lastikli sistemi tek bilete alındı. İnsanlar tek biletle farklı ulaşım araçları ile ücretsiz seyahat ediyor. Özel sektörün motorları da sistemin içine dahil edildi. 450 bin kişi denizle taşınıyor. Orana bakınca yüzde 35-40?larda bir oran ki bu da iyi bir oran. Denizi iyi kullanıyor İstanbul.?
Ro-Ro?ya 300 milyon euroluk yatırım
İBB?nin bir şirketi olarak önceliklerinin İstanbul?un sorunlarına çözüm getirmek olduğunu vurgulayan, Ahmet Paksoy şunları kaydetti: ?Yeni yatırımlar hep mevcut sistemi rehabilite etmek için yapıldı. İstanbul trafiği açısından en önemli baskıyı ağır tonajlı kamyonlar oluşturuyor. Bu yükü hafifletmek için Gemport, Mudanya veya Bandırma?dan İstanbul?un Ambarlı bölgesine bir Ro-Ro hattı kurmak istiyoruz. Ama kaliteli bir ulaşım sistemi kurmamız gerekiyor. Ağır tonajlı kamyonları iyi gemilerle taşımak istiyoruz. Marmara?ya uygun Ro-Ro gemileri yapacağız. Üzerimize uygun elbise dikmek gibi olacak bir nevi. Mevcut Ro-Ro gemileri hep rampalıdır yükleme boşaltma çok uzun sürer. Uzun mesafelerde birkaç saat önemli değil ama Marmara?da 20 dakikada doldurup 20 dakikada boşaltmamız lazım. 2-3 yıllık bir zaman içinde bu projeyi hayata geçirirsek ki hükümetin de desteği var bu konuda Marmara?da önemli şey daha başarmış olacağız.?
?İDO halka arz edilecek, gelen
para Ro-Ro yatırımına gidecek?
Projenin kara ayağının da çok önemli olduğuna dikkat çeken Paksoy, şöyle devam etti: ?Kamyoncu rahat bir iskele alanına girsin orada istiflemeyi rahat yapsın, sosyal donatı alanlarında faydalansın istiyoruz. Bu proje ile ilgili çalışmayı devam ettiriyoruz.
Ro-Ro olursa tek başına 300 milyon euroluk bir yatırım. Bunun 250 milyon eurosu 4 tane Ro-Ro gemisinin yatırımıdır. 50 milyon euro ise kara ayağı için harcanacak. İBB ile birlikte yapacağız. İstanbul?da 10 binin üzerinden geliş gidiş yapan bir kamyon hareketi var. Biz bu çalışmalarla bir 4-5 bini taşımayı hedefliyoruz. En kötü ihtimalle yüzde 20-30 çeksek bile bunun İstanbul?un ulaşımına çok önemli katkısı olur.? Ahmet Paksoy, İBB?nin İDO dahil bütün şirketlerini halka arz etmeyi planladığını belirterek ?Bununla ilgili bağımsız denetimlerimiz yapılıyor. Bu denetimler sonucunda İBB Başkanı?nın kararıyla bu halka arzı yapacağız. Özellikle halka arzdan gelecek kaynakla Ro-Ro?ya girelim diye düşünüyoruz. Kara ve deniz ayağındaki projeleri tamamlayıp ondan sonra işletme ayağına karar vereceğiz? dedi.
İDO?nun bu seneki bütçesinin 550 milyon YTL olduğunu söyleyen Paksoy, ?400 milyon YTL?lik ciro bekliyoruz. Bu sene 150 milyon YTL?lik bir yatırım bütçemiz var. Çünkü 2006?da çok ciddi yatırımlar yaptık onların geri gelmesini bekliyoruz? diye konuştu.
Satışların yüzde 40?ı internet
ve çağrı merkezinden yapılıyor
İDO olarak en büyük çalışmayı kendi içlerinde içimizde yaptıklarını ifade eden Ahmet Paksoy, şunları söyledi: ?Ulusal Kalite Hareketi?ne katıldık. Bu yıl mükemmellikte yetkinlik belgesini almaya hak kazandık. Ayrıca kendimize hedef koyduk İDO olarak büyük ödülü alacağız. Bir yolcunun kafasında yolculuk fikrinin oluştuğu andan itibaren onu uğurlayana kadarki süreçlerimize kaliteyi hakim kılmak istiyoruz. Onun için herkesi yönetime kattık. Öneri sistemi getirdik. Altın ödülü veriyoruz. İnanılmaz güzel öneriler geliyor. Vapurda kafasını yukarı çarpanlar için oralara yumuşak malzeme koymadan tutun, martıları kaçıran sese kadar çok güzel öneriler alıyoruz. Böylece çımacıdan kaptana kadar herkes öneride bulunuyor. Ayda 250 öneri geliyor. Değerlendirip uygulamaya geçiriyoruz.?
Teknolojiye de büyük yatırım yaptıklarını kaydeden Paksoy, ?Sea&Miles kredi kartını çıkardık. Böylece İDO?yu sürekli kullananları ödüllendiriyoruz. Ayrıca İDOmatikler kurduk. İnternetten bilet almak çok kolay oldu. Satışlarımızın yüzde 40?ını internet üzerinden ve çağrı merkezlerinden üzerinden yapıyoruz. Bu, Avrupa standardının üzerinde bir oran. Biz değişime açtık kendimizi. Üç yıllık zamanda heyecanımızı kaybetmedik? dedi.
Marmaray İstanbul?da ulaşımın
kimyasını değiştirecek bir proje
İBB?nin ulaşımı bir bütün olarak ele aldığını vurgulayan Ahmet Paksoy, ?Belediyenin şirketleri olan İDO, İETT oturuyoruz tarifeleri beraber belirliyoruz. Şehir hatlarının birleşmesiyle biz denizi diğer sistemlere entegre ettik. İDO belediyeye bağlı, şehir hatları devlet bağlı. Kopukluk oluyordu aynı hatta hem deniz otobüsü hem gemi vardı. Kaynak israfı oluyordu. Bu kadar zengin değiliz. Şu anda belediyenin toplu ulaşım merkezinde tarifeleri birlikte yapıyoruz. Ciddi şekilde entegrasyon sağlanmıştır? diye konuştu. Denizin payının artmasının karadan geçtiğine işaret eden Ahmet Paksoy, şunları söyledi: ?Deniz ara ulaşım. İstanbul?da denizi kullanmak için bir iskeleye gitmek lazım. Şehir hatlarında yüzde 80 yolcuyu 8 noktadan taşıyoruz, yüzde 20 yolcuyu ise 48 noktadan taşıyoruz. Kabataş?ı aktarma istasyonu yaptık. Motorla başladık vapur koymak zorunda kaldık. Finikülerin açılmasıyla yolcu kapasitesi çok arttı Kabataş?ın. Küçüksu?ya bir sefer koyduk. Küçüksu?yu aktarma istasyonu yapma düşüncemiz var.? Marmaray projesinin bittikten sonra birkaç yıl içinde trafiğin çok rahatlayacağına dikkat çeken Paksoy, ?Biz günde sabahtan akşama kadar Kadıköy Kabataş arasında 40 bin kişiyi taşıyoruz. Marmaray?ın ise saatte 70 bin kişi taşıma kapasitesi olacak. Marmaray İstanbul?da ulaşımın kimyasını değiştirecek. Bu proje deniz ulaşımını da derinden etkileyecek.?
Dünya feribotçularına başkanlık edecek
Dünya feribot işletmelerinin oluşturduğu Interferry'in yönetimine bu yıl İlk kez İDO Genel Müdürü Dr. Ahmet Paksoy da girdi. 25 ülkeden 200?ün üzerinde üyesi bulunan Interferry?nin yıllık olağan toplantısının 34?üncüsü 2009?da İstanbul?da gerçekleştirilecek. Geleneklere göre, Interferry Konferansı'nın yapıldığı ülke, aynı zamanda başkanlığı da üstleniyor. Bu da, 2009'da Interferry'in başkanı İDO Genel Müdürü Dr.Ahmet Paksoy olacak anlamına geliyor.
Leyla EKİNCİ ? PERŞEMBE ROTASI









Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.