Erdoğan'a Türk malı oto planı

BÜNYESİNDE Türkiye’nin en büyük otomobil fabrikası olan Oyak Renault’u barındıran ve Japon Nissan’la da ortak üretim için plan yapann Oyak Grubu, Başbakan Tayyip Erdoğan’a ‘Türk malı oto’ faturasını çıkardı. Oyak Otomotiv ve Çimento Grubu Başkanı Celal Çağlar, Erdoğan’a Türk malı otomobil üretmenin maliyetinin 2 milyar doları aşacağını belirterek, şunları aktardığını söyledi: “Ar-Ge, tasarım ve mühendislik için 1 milyar dolar, üretim tesisi içinde ekstra 1 milyar dolar gerekiyor. Üretimin ardından pazarlama bütçesini hiç hesaba katmıyorum. Üretilecek model tek olmamalı, aile olmalı. Yani sedan versiyonundan hatchback’ine, station’undan ticarisine kadar tüm aile üretilmeli.”

TÜSİAD’dan önce fatura çıktı

Başbakan Erdoğan’ın 20 Ocak’ta TÜSİAD Genel Kurulu’nda dile getirdiği ‘Türk malı oto üretin’ talebinin faturasının aslında daha öncesinde Oyak Grubu tarafından sunulduğu belirlendi. Cenevre Otomobil Fuarı’nda görüştüğümüz Oyak Otomotiv ve Çimento Grubu Başkanı Celal Çağlar, aralık ayında Bursa’da üretilen elektrikli Fluence’nin Başbakanlık Konutu’ndaki testi sırasında Erdoğan’a bu işin maliyetini aktardığını söyledi. Çağlar, 2 milyar dolarlık faturanın çıkacağını söylemesinin ardından Başbakan Erdoğan’ın sessiz kaldığını belirtti.

Bir otoda 40 devlet var

Çağlar, bugün dünyada ortalama bir otomobilde 40 devletin olduğunu ifade ederek, “Bu bir kaç yıl önce yapılan bir araştırmanın sonucu. Bugün bu oran bile artmıştır. Yani her bir otomobilde kullanılan parçalar yaklaşık 40 ülkeden geliyor. Dolayısıyla kimse yüzde 100 kendi malını üretmiyor, üretemez de. Önemli olan üretilen o otomobilinin direksiyonunda kimin olduğu. Başbakan Erdoğan’ın da istediği bu” diye konuştu. 2 milyar dolarlık faturanın sadece bu işin üretimine kadar geçen süre için gerektiğini kaydeden Çağlar, bu işin dünyaya pazarlanmasının da unutulmaması gerektiğini vurguladı.

Devlet de ortak olmalı

Çağlar, otomotiv üretiminin dünyadaki en zor işlerden biri olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Otomotiv büyük emek ve büyük paralar gerektiren bir iş. Bunları yapıp otomobili hazır hale getirirsiniz, biri beğenmezse hepsini çöpe atarsınız. Bu yüzden Türkiye’de bu işin altına elini sokacak girişimci bulmak zor. Bu işe koyduğu parayı gözden çıkartıp, para kazanmayı unutacak biri olmalı. Bu işte birinci şart ise devlet desteği. Devlet ya teşvikle ya da ortak olarak bu işin içinde muhakkak yer almalı.”

Karsan, Otokar desteklenmeli niş alanlarda marka olmalıyız

CENEVRE’ye Oyak Grubu Genel Müdürü Coşkun Ulusoy ile birlikte giden ve fuar dışında bir çok temaslarda bulunduklarını kaydeden Celal Çağlar, bu temasların içinde otomotivle ilgili yeni planlarının da olduğunu söyledi. Türk malı otomobil konusundaki gelişmeleri ve açıklamaları izlediğini ve özellikle Karsan’ın New York taksi ihalesinin desteklenmesi gerektiğini belirterek, “Türk malı oto bence bu şekilde yaratılabilir. Karsan, Otokar gibi firmalar bunu niş alanlarda yapıp başarılı olabilir. Otobüs, kamyon alanında çok rahatlıkla marka olabiliriz. Sadece ana sanayi olarak bakmayıp, yan sanayide de Türk markaları yaratabiliriz. Bizim yapmamız gereken en önemli şey, mühendisliğe, Ar-Ge ve tasarıma önem vermektir. Bunun sağlarsak zaten gerisi gelir” dedi.

Türkiye’de ilk testini Özal’ın yaptığı Suzuki Doğuş’a geçiyor

HACO Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ural Hakverdi’nin 1984 yılında Türkiye’ye getirdiği Japon Suzuki’nin Türkiye temsilciliği, Doğuş Grubu’na geçiyor. Böylece, Türkiye’de ilk kez Turgut Özal tarafından test edilip ithalat izni verilen Suzuki markası için 27 yıl sonra yeni bir sayfa açılıyor. Volkswagen’den Audi’ye, Lamborghini’den, Bentley’e kadar 15 otomotiv markasını bünyesinde bulunduran Türkiye’nin lider otomotiv distribütörü Doğuş Otomotiv, Japon Suzuki’yi de bünyesine katarak otomotiv sektöründeki 16’ıncı markasına ulaşıyor.

Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk liderliğinde Cenevre Otomobil Fuarı’nda temaslarda bulunan Doğuş Otomotiv, Suzuki’nin Türkiye temsilciliğini almak için düğmeye bastı. Fuar sırasında Suzuki modelleri önünde fotoğraf çektiren Doğuş Grubu yöneticilerinin en geç 1 hafta içinde imza atması bekleniyor. Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar, resmi anlaşmanın henüz yapılmadığını, görüşmelerin bu hafta içinde başlayacağını belirtti.

2.5 milyar dolara aldı

Doğuş Grubu’nu Suzuki’nin Türkiye temsilciliğine iten, Alman Volkswagen Grubu’nun 2009 yılı sonunda 2.5 milyar dolara Japon Suzuki’nin yüzde 20’sini satın alması oldu. Amerikan General Motors (GM) 2008 yılında içine girdiği mali kriz nedeniyle Suzuki’deki hisselerini satmıştı. Suzuki, GM’in hisse satışının ardından yeni ortak arayışına girmiş ve 2009 yılı sonunda VW Grubu, yüzde 20’lik hisseyi almıştı. VW Grubu’ndan yapılan açıklamada, yüzde 20’lik Suzuki hisselerini yüzde 10 artırıp özellikle Suzuki’nin güçlü olduğu Hindistan pazarındaki etkilerini artırmak istedikleri belirtildi.

Sadece VW markalarını alıyor

VW Grubu ve Suzuki arasında ortaklık hızla büyürken, Türkiye cephesinde ise son yıllarda model azlığı nedeniyle sıkıntı yaşayan ve satışları düşen Suzuki’nin Doğuş Grubu bünyesine girmesine karar verildi. 1984 yılından bu yana Türkiye’de Haco Şirketler Grubu’nun bünyesinde yer alan Suzuki, kısa süre içinde Doğuş Otomotiv’in bünyesinde faaliyet gösterecek. Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar, daha önce yaptığı açıklamada VW Grubu markaları dışında yeni bir otomotiv markasının temsilciliğini düşünmediklerini belirtmişti.

15 markası var

Doğuş Oto’nun temsil ettiği markalar şöyle: Volkswagen Binek, Volkswagen Ticari, Audi, Porsche, Seat, Skoda, Lamborghini, Bentley, Bugatti, Scania, Krone, Meiller, Thermo King ve Scania Engines.

Şahenk yeni markasının önünde resim çektirdi

DOĞUŞ Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar ve ortağı Altur’un sahibi Abdürrahim Albayrak ile Cenevre’de Suzuki’nin yeni modeli Kizashi’nin önünde fotoğraf çektirip, bir anlamda bünyesine aldığı yeni markayı kutladı.

Emre ÖZPEYNİRCİ-HÜRRİYET