Denizde güvenin adı: ONURSAN

Gemi yangın söndürme sistemleri, can salı satışı, teknik destek ile gemilerdeki filika, matafora yıllık bakımları konusunda uzman kuruluş Onursan, sektörde 27. yılını geride bırakıyor.

Onursan?da özellikle 2003?te konusunda dünya devleri arasında gösterilen Wilhelmsen Ships Service?in Türkiye?deki tek servis istasyonu olma başarısının ardından ilkler ardı ardına gelmeye başladı. 2008?de dünyanın en geniş yat tipi can salı portföyüne sahip Fransız Plastimo?nun servis temsilciliğini alan kuruluş, yine aynı yıl Tuzla?daki merkezinde açtığı yeni can salı istasyonuyla da 15 can salına aynı anda hizmet verebilecek kapasiteye ulaştı. Onursan?ın geçen yılki hamlesi ise, Japon klas kuruluşu Class NK tarafından yangın söndürme sistemleri ve can salı servisi konularında yetkilendirilen Türkiye?de Class NK onaylı tek servis istasyonu olmasıydı.

Bir aile kuruluşu olarak nitelendirebileceğimiz Onursan?ı bu kez Kurucu, Genel Müdür ve baba Yılmaz Onur?dan değil, şirketin yükünü kaldıracak kadar geniş omuzlara sahip oğul, Genel Koordinatör Barbaros Onur?dan dinledik.

Barbaros Onur, babası gibi YDO?lu (Yüksek Denizcilik Okulu) bir makine mühendisi değil. O, İÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü mezunu. Deniz ile tanışıklığı da, denizcilik işletmeciliği üzerine master yapmaktan öte değil. Ancak, baba mesleğini yetkinleştirmek konusunda arı gibi çalıştığı söylenebilir. Çünkü, her aradığımızda ?meslek ile ilgili bir kursta? olduğu yanıtını alarak günlerce ulaşamadık kendisine.

Bünyelerinde 35 personeli barındırdıklarını ifade ederek başlıyor sözlerine Genel Koordinatör Onur, sonra da sanki bizim soracağımızı kestirmiş gibi, hizmet ağırlıklı bir firma oldukları gerçeğinden hareketle şunları ekliyor: ?Kriz döneminden, yaptığımız işin doğası gereği çok etkilenmedik. Çünkü, ağırlığımız emniyet ve can güvenliği olduğu için ve gemiler çalışır durumda kaldığı sürece, ekipmanların bakımı periyodik olarak yaptırılmak zorunda. Hizmetin her şekilde verilmesi gerekir. Bayrak devletlerinin farklı uygulamaları olsa da, sonuçta IMO ve SOLAS kurallarına uyma yükümlülüğü vardır. Servis hizmetlerini de bizim gibi yetkilendirilmiş kuruluşlar yapar. Tamir, boya gibi alanlarda tasarruf mümkün ama bizim alanımızdan tasarruf edilemez. Krizde yalnızca ödemelerin aksaması dışında bir sıkıntı yaşamadığımızı söyleyebilirim.?

Dünya devlerini Türkiye?de temsil ediyorlar

1983 yılında gemilere tamir hizmeti vermek amacıyla kurulmuş Onursan? Barbaros Onur, firmanın bugünkü geldiği yeri, şu sözlerle ve gururla aktarıyor: ?Şu an önde gelen dünya markalarının da yer aldığı onlarca firmanın temsilciliğini yapıyoruz. Yurtdışıyla sürekli irtibat halindeyiz. Her gelişme, vakit geçirmeden Onursan?a da adapte edilir. İki binli yıllarda birçok önemli projeye imza attık. 2003?te konusunda dünya lideri olarak gösterilen Wilhelmsen Ships Service, Türkiye?deki servis temsilcisi olarak bizi seçti. 116 ülke 2200 limanda servis hizmeti veren bir devden söz ediyoruz. İşte Onursan, bu devin Türkiye?deki yetkili servis istasyonu olma başarısını gösterdi.  2008?de de dünyanın en geniş yat tipi can salı portföyüne sahip Fransız Plastimo?nun servis temsilciliğini aldık. Yine aynı yıl Tuzla?daki merkezimizde açtığımız yeni can salı istasyonuyla aynı anda 15 can salına hizmet verebilecek kapasiteye ulaştık. Geçen yıl ise, Japon klas kuruluşu Class NK tarafından yangın söndürme sistemleri ve can salı servisi konularında yetkilendirildik. Türkiye?de Class NK onaylı tek servis istasyonu biziz.?

Deniz üzerinde yüzen çadır: Can salı

Genel Koordinatör Barbaros Onur, iktisat mezunu olmakla yetinmediğini ispat edercesine, firmalarının iştigal konularını tek tek ve ayrıntılarıyla aktarıyor bize. Tabi ki, başrolde can salı var.  Can salı şişme bölümlerden oluşuyor. Gemide yaşanabilecek herhangi bir tehlike sonrası, gemiyi terk edenlerin kullandıkları kurtarma aracı. Onur, can salını ?deniz üzerinde, insanların barındığı yüzen bir çadır? diye tarif ediyor.  Bu ekipman, gemi ya da yatlarda muhafazalı bir konteynerin içinde dururmuş. Herhangi bir tehlike anında da ipi çekildiğinde otomatik olarak şişer ve insanların içine binebileceği şekle gelirmiş.

Su üstünde de salın kapasitesi kadar insanı yüzdürebildiğine işaret eden Barbaros Onur, ?Atmalı ve mataforayla indirilen can salları vardır. Gemi ve yatlarda, genellikle atmalı can salı tercih edilir. İp sonuna kadar çekildiğinde içindeki basınçlı karbondioksit tüp patlar ve 30 saniye gibi kısa bir sürede can salı şişerek insanların içine girebileceği bir şekle dönüşür. Silindir biçimli konteynerler gemi için, çanta şeklindekiler ise genelde yatlarda kullanılır. Konteyner içinde kazazedelerin belli bir süre yaşamlarını devam ettirecek, dış etkenlerden koruyacak malzemelerin de bulunması gerekir. Bu malzemeler de, her can salındaki malzeme çantalarında olmalıdır. Yiyecek, su, işaret sinyalleri, radar reflektör, ilk yardım çantası,  sinyal lambasının yanı sıra; çakı, sünger, el pompası gibi basit ama gerekli teçhizatlar da bulunmalıdır? açıklamasını yapıyor.

Can salında yok yok

Her can salının içinde yer alan çantalardaki ekipmanın belli bir kullanım tarihi var ve mutlaka süresi bitmeden yenilenmesi gerekiyor. Bu nedenle firmalar, Onursan gibi kuruluşlara periyodik bakım için geliyorlar. Ekipman çantası içindeki malzemeleri tek tek kontrol eden Onursan?ın uzman personeli, tarihleri geçenleri değiştiriyor.  Çantada 3 tip işaret fişeği bulunuyor. Bunlardan duman kandilin kapağını açıp, pimini çektiğinizde 2-3 dakika süreyle, denizin üzerinde yüzerek portakal renkli çok yoğun bir duman çıkarıyor. Paraşüt rokette ise, pim çekildiğinde içindeki mekanizma 200-300 metre yüksekliğe kadar fırlıyor ve yoğun bir ışık çıkararak yanmaya başlıyor. Bu esnada da basit paraşüt mekanizması açılarak ağır ağır inişe geçiyor. El maytapı denilen işaret malzemesi de, can salı içindekilerin aktive edip tuttuklarında bulundukları bölgeyi 60 saniye süre ile çok yoğun bir şekilde aydınlatmasını sağlıyor. Can salında bir önemli özellik de, iki bağımsız bölümden oluşması. Bunun nedenini de, ?Bir tarafta patlak olursa diğerinin etkilenmemesi için? diye açıklıyor Barbaros Onur. Kural gereği, bir can salının üst ya da alt bölümü patlasa da, maksimum kapasiteyle insanları suyun üzerinde tutması gerekirmiş.

 ?Can sallarını ver dönüşte alırsın? hizmeti

Onursan, boğazdan transit geçen gemilere de ilginç bir hizmet sunuyor. Transit geçen gemilerin durup testlerini yaptırmaları zaman alacağından aynı adet ve kapasitede yedek can salı veriliyor. Gemi, dönüş seferini yaparken, aldığı ikinci el malzemeyi, kendi test edilen ekipmanlarıyla değiştirip, yoluna devam ediyor. Böylece, hiç zaman yitirmemiş oluyorlar.

5 yıl dayanan su, 10 bin kalorilik yiyecekler

Ekipmanların kullanım süreleri su ve gıdada 5 yıl olarak hesaplanmış. Tabi seçilen gıdalar, hiç de diyete uygun değil. Minimum 10 bin kilo/kalori olması gerekiyor. Ekipman çantalarının içinde dereceli su kapları da var. Bu da, insanların yaşam kaynaklarını bir anda tüketmemeleri için yol gösteriyor. İnsanların belli miktarlarda tüketerek günlük tüketim sınırını aşmamaları hayatta kalmaları için en önemli faktör. Yiyeceklerin en önemli özelliği ise bisküvit, kurabiye ya da peksimet şeklinde yapılmış olması.

Ambalaj, 80 kilonun baskısına bana mısın demiyor

Özellikle içme suları paketlerinin oldukça dayanıklı olduğunu söylüyor Barbaros Onur, hatta test etmek için üzerine çıkıyor. ?Çünkü, geminin güvertesinden atıyorsunuz. Dolayısıyla bunun her türlü mukavemete dayanıklı olması gerekir. Can salı 18 metre yüksekliğe kadar konulabilir. 18 metreden atıldığında da içindeki hiçbir ekipmana zarar gelmemesi gerekir? diye ekliyor.

Önce eğitim

Personele şirket içi eğitimler verdikleri odanın çoğunlukla boş kalmadığını söyleyen Onursan Genel Koordinatörü Barbaros Onur, ?Zaman zaman da, bazı kurumların istekleri doğrultusunda eğitim ve seminerler verebiliyoruz. Servis veren firmaların servis kalitesi de, can salının sağlıklı kullanılabilmesi için çok önemli. Can salının içinde her şey olsa da, öncelikle şişebilir olması gerekiyor. İşte orada da periyodik bakım ve servis kalitesinin önemi ortaya çıkar. İçinde her türlü malzeme var. Ama, denize attığınız can salı patlak. Hiçbir anlamı olmaz, okyanusun ortasında bir kumaş parçasıyla baş başa kalıverirsiniz. Can sallarındaki karbondioksit tüplerinin doluluk kontrollerine de çok özen gösterilmelidir. Biz, her zaman üretici firmaların talimatlarına göre servis yaparız. Karbondioksit tüpü dolu olabilir ama valflerde bir sorun yaşanıyordur. O nedenle sürekli takip şarttır? sözleriyle anlatıyor eğitimin önemini.

Dalış giysisi

Gemilerdeki kaza ölümlerinin çoğu boğulmadan çok, soğuk nedeniyle gerçekleşir. Bu giysi de, ısıyı belli bir derecede tutmaya ayarlı. Kural gereği tüm gemilerde minimum, personel sayısı kadar bulunması gerekiyormuş. Onursan personelinin dalış giysisi üzerinde yaptığını da, ?Giysi fonksiyonunu sürekli yerine getirebilir şekilde tutmak? olarak açıklıyor Barbaros Onur, Kendinden can yelekli ve ilave can yelekli olmak üzere iki tipi bulunan giysiye burada kaçak testi yapıyorlar. Giysinin üzerinde reflektör bantlar bulunuyor. Bu bantlar, kendinden ışık yayma özelliği ile kazazedenin yerini belli ediyor.

Acil kaçış setleri

Bu mekan da, gemilerde kullanılan hava tüpleri ve solunum setlerinin bakımlarının yapıldığı yer.  Buraya gelen boş tüpler, kompresörle doldurulup gönderiliyor. Acil kaçış setlerinin amacı, herhangi bir yangın anında o ortamdan o kişinin kolayca kaçmasını sağlıyor.  Dumandan etkilenmemek için boyna asılıyor ve içindeki hava 15 dakika boyunca sizi hayatta tutuyor. Yangın elbisesini de yangınla mücadele ederken yeterli miktarda oksijen sağlamak için kullanıyorsunuz. Tüpleri sırt çantası gibi taktığınızda, maskesiyle tamamen dış ortamdan izole oluyorsunuz. Solumak için sadece tüpün içindeki havayı kullanıyorsunuz. Üzerindeki manometre de, basınç belli bir düzeye düştüğünde sizi uyarıyor.   

Vinçlerin 100 tona kadar ağırlık testini yapabiliyorlar

Onursan, vinç ve mataforaların dinamik ve statik yük testlerini, ağırlık balonları ile ilgili klas kuruluşlarının nezaretinde gerçekleştiriyor. 0-100 ton aralığındaki her türlü vincin ağırlık ölçümünü kalibre edilmiş kablosuz dinamometreler aracılığıyla yapıyorlar.

LOJİPORT