20 Ro-Ro ile belge sorunu biter

20 Ro-Ro ile belge sorunu biter

Kuruluşun gerçek sahibi ve sahip çıkması gerekenlerin nakliyeciler olduğunu ifade eden UN Ro-Ro CEO?su Sedat Gümüşoğlu, ?20 gemiyle, her hatta işleyen...

Kuruluşun gerçek sahibi ve sahip çıkması gerekenlerin nakliyeciler olduğunu ifade eden UN Ro-Ro CEO?su Sedat Gümüşoğlu, ?20 gemiyle, her hatta işleyen bir networkümüzün olduğunu hayal ediyorum. Belge sorununun ortadan kalkacağı bir dönem başlayabilir. Bu yatırımı, tek başına şirketimiz de yapabilir; eskiden olduğu gibi nakliyecilerle de yapabiliriz. Biz her türlü işbirliğine açığız? diye konuştu.

UN Ro-Ro, yeni CEO?su ile birlikte, en büyük adımları iletişim yoluyla atacak gibi gözüküyor. Göreve geldiği ilk günden beri daha sık nakliyecilerle bir araya gelen Sedat Gümüşoğlu, geçmişe dönük bir önyargıları olmadığını belirterek, ?eleştiriye açığız? mesajları veriyor.

UN Ro-Ro?nun yeni yönetiminin gündemindeki ilk icraat Köstence-Pendik hattını açmak olacak. Hattın açılması için bir yıldır çalıştıklarını ifade eden CEO Sedat Gümüşoğlu, ?Son aşamasına gelmiş durumdayız. Hattın fizibl olması için transit geçiş belgelerinin çözülmesini bekliyorduk. Çünkü, Romanya içine yapılan taşımalar yeterli olmadığından transit belgenin önemini biliyoruz. Mart ayında yapılan KUK toplantısında belgeler verildi. Belgelerin basılıp gelmesi, Mayıs ayının ikinci haftasını bulacak gibi gözüküyor. Biz de, akabinde hattı başlatacağız? dedi.

Yeni bir hat kolay açılmıyor

Daha önce kurulan hatların niçin başarısız olduğu sorumuzu etik bulmadığı için yanıtlamayan Gümüşoğlu, kendi firmalarında işlerin nasıl yürüdüğünü anlatırken, aslında bir nevi sorumuzu yanıtlar gibiydi. Hat çalışmaları ile ilgili yeni bir uygulama planları olduğunu söyleyen Sedat Gümüşoğlu, sistemi şöyle anlattı: ?Hattın fizibl olduğunu gördüğümüz zaman, nakliyeciler arasında genel temayül yoklaması yapıyoruz. Daha sonra karşı liman ve kendi otoritelerimizle görüşmelerde bulunuyoruz. Yasal belgeler, altyapı hazırlanıyor; daha sonra ise, hattı açmadan evvel son bir toplantı daha yapıyoruz. Bunu da temayül yoklaması yaptığımız nakliyecileri bir araya getirerek gerçekleştiriyoruz. Örneğin, 12 Nisan?da UND merkezinde toplantımız vardı. Derneğe gittik. Hangi gün çalışsın? Kaç saatte oraya varsın? Hangi saatlerde kalksın? Ortalama hangi büyüklükte bir gemi olsun? Navlun, karaya göre nasıl avantajlı olsun? Liman hizmetleri nasıl olsun? Sorularına yanıt bulduk ve onların da verdiği cesaretle mayıs ayı içinde Pendik-Köstence hattını hayata geçireceğiz.?

Piyasa, herkese açık

Geçtiğimiz günlerde www.lojiport.com internet sitesinde de yer bulan, 8-10 kişilik bir nakliyeci grubunun bir araya gelerek yeni bir oluşum hazırlığı içinde olduğunu aktardığımız Gümüşoğlu, bunu da şu sözlerle yanıtladı: ?Yeni bir Ro-Ro hattı çalışmaları içinde olunduğunu ben de duydum. Ama ilgilenmiyorum. Rasyonel olan hiçbir yatırım ve yatırımcıdan korkulmaz. Bu, her işte böyledir. Herkes ticaretin koşulları içinde rekabet eder. Ama, her zaman şunu iddia ediyoruz. Bizim kendi gemilerimiz ve limanımız var. 15 yıllık ekpertiz ve büyük bir müşteri portföyümüz bulunuyor. 350?den fazla da, tamamı Türk vatandaşı olan personelimiz mevcut. Bunların hepsi de son derece tecrübeli. Biz kalitemize ve servisimize güveniyoruz. Kendi gemi ve limanımızla rasyonel bir iş yürütmeye çalışıyoruz. Piyasa, rasyonel bir iş yürütecek herkese açık. Şu an itibariyle yeni bir gemi siparişimiz yok. Ancak, kapasite artırma çalışmalarımız var. 2011 yılı boyunca çalışacak iki gemi kiraladık. Şu anda hatlarımızı 13 gemiyle işletiyoruz. Türkiye?nin 2023?te 500 milyar dolarlık bir ihracat hedefi var. Bütün yatırımcıların proaktif davranması gerekir. Arkadan takip, başarısızlık getirir. Biz de bu hedefe inanıyoruz. Eğer piyasada Ro-Ro yatırımı yapılacaksa bunu yapan ilk biz oluruz.?

20 gemilik bir network hayali

UN RO-RO?nun ilk hedefini, ?daha fazla müşteri odaklı bir şirket haline dönüşmek? olarak açıklayan Gümüşoğlu, ?Şirketin ticari beklentileriyle müşterilerin beklentilerini mümkün olduğu kadar örtüştürmeye çalışacağız. Kişisel olarak, bütün paydaşlarla işbirliğini kuvvetlendirmeye çalışacağım. Çünkü, bir araya geldiğimizde sorunlarımızı kamuya çok daha net ve güçlü anlatabiliriz. Şimdi tek dernek var ve işimiz daha kolay. Gücü, diğer sektördeki paydaşlarla birlikte kullanabilmek istiyoruz. Bu şirketin gerçek sahibi ve sahip çıkması gerekenler nakliyecilerdir. 20 gemiyle her hatta işleyen bir networkümüzün olduğunu hayal ediyorum. Belge sorunun ortadan kalkacağı bir dönem başlayabilir. Bu yatırımı, tek başına bizim şirketimiz de yapabilir. Eskiden olduğu gibi nakliyecilerle de yapabiliriz. Biz her türlü işbirliğine açığız. Haftanın bir gününü nakliyeci ziyaretlerine ayırıyorum ve her gittiğim yerden bir şey öğreniyorum. Ortak söylem, gemimi kolay bulayım; kolay ineyim, kolay bineyim; hızlı girip, hızlı çıkayım? oluyor. Bunları yapmanın ardından, karaya göre de iyi bir fiyat verdin mi sorun kalmaz? açıklamasını yaptı.  

?Vahşi rekabet yapmadık?

Mayıs 2010?daki fiyat düşürmelerini Brent petrolünün varil fiyatındaki gerilemeye bağlayan Gümüşoğlu, ?Evet, fiyat düşürdük. Çünkü 85 dolar olan Brent petrol fiyatları, tarifemizi geriye çektiğimiz 25 Mayıs?ta 69 dolara düşmüştü. Biz de maliyetlere, azalmayla ilgili fiyat düşüşünü yansıttık. Öte yandan, bir gerçeği de unutuyoruz. Hafta içi fiyatını düşürdük. Hafta sonuna dokunmadık. Biz, kapasite yönetiyoruz.  Elimizde bir kapasite var. O kapasiteyi verimli doldurup, taşıyarak  en yüksek geliri elde etmeyi hedefleriz. Firmamız, başında kim olursa olsun ticari teamüllere göre yönetilmek zorundadır. Biz, rasyonel olmayan hiçbir işin içinde olmayız. Yalnızca şunun altını çiziyoruz. Yeni kurulan hatlarda nakliyecinin oraya gelmesi, ofisini kurması, muamelecisini, işlemcisini ayarlaması, dorsecilik yapabilmesi, o bölgeden yük bağlayabilmesi belirli bir zaman alır. Buna en güzel örnek Mersin. Mersin?de rakibimiz yok, başka hat da yok. İstanbul?a ve karaya göre çok çok avantajlı bir hat. Biz, bu hatta ikinci yılımızı doldurmamıza ve rekabet baskısı olmamasına rağmen, İstanbul?a göre çok daha ucuz çalışıyoruz. İstanbul 2.060 Euro iken, Mersin 1.900 Euro. Mersin?de şu an iki gemi çalışıyor. 200?lük iki gemimiz vardı. Geçen ay itibariyle kapasite artırımına gidip, 240?lık iki gemi hatta koyduk. Yani, kapasiteyi yüzde 20 artırdık. Bir hattın oturması için yatırımcı o işe uzun vadeli bakmalı ve ilk başta da cazip fiyat avantajları sunmalıdır. İşte biz de tam onu yaptık. Yoksa bizim vahşi rekabet diye bir kaygımız olmaz? ifadelerini kullandı.

Trieste 2007?de 2.100 Euro?ymuş, şimdi 2.060 Euro

Gemi yakıtı üzerine gelen zamların tamamını nakliyeciye yansıtmadıkların altını çizen Sedat Gümüşoğlu, sözlerinin altını da verdiği bir örnekle doldurdu: ?Her zam aslında bir maliyeti sineye çekmek anlamına gelir bizim için. Artık maliyet yapısını herkes öğrendi. Sektör de, yaşadığı tecrübeyle nasıl bir maliyet yapısı yürütüyoruz bunu biliyor. Yakıt, sefer maliyetlerinin yüzde 50?sinin üzerine çıkıyor. 2007 yılında önceki nakliyeciler bu şirkete sahipken, Trieste?ye gidiş-dönüş komple sefer ücreti 2100 Euro?ymuş. Bugün 2.060 Euro?dayız. 2007 yılında petrolün varil fiyatı 85-90 dolar seviyesindeymiş bugün, 125 dolar. Yakıta yüzde 40 zam gelmiş. Yakıtın maliyetler içindeki payına yüzde 50 derseniz, bunun yüzde 20?sinin fiyata yansıması lazım. Ama, biz sadece yakıt maliyetine göre hareket etmiyoruz. Bizim rakibimiz kara olduğu için, karaya göre hareket edip cazibemizi yitirecek hamleler yapmamalıyız ve yapmıyoruz. Maliyetlerimizi karayoluna göre ayarlayıp yönetiriz.?

Fransa?da kabotaj sorunu sürüyor

UND Deniz?in çekilme gerekçeleri arasında yer alan Toulon?daki kabotaj sorununda hiçbir değişiklik olmadığını ifade eden Sedat Gümüşoğlu, ?Fransa?da kabotaj sorunu çözülmedi, çözülmesi de beklenmiyor. Trieste Limanı?nın özel bir statüsü var. Bir tek orada dorselerimizi taşıyabiliyoruz. Bunun dışında ikili ülke izinleriyle gerçekleşiyor. Ne Marsilya ne de Toulon. Fransa içine yapılan taşımalarda dorseciliğe izin verilmiyor. Ama biz hep şunu söylüyoruz. Serbest rekabet ortamında ?su yolunu bulur.? Türk nakliyecisine dorsecilik yaptırmayarak, Fransız nakliyecinin iş kazanacağına ihtimal vermiyorum. Çünkü, Avrupa Birliği içinde o işi yapabilecek Romen, Bulgar vatandaşları var. Birçok Türk nakliyecisi de zaten yurtdışında şirket kurup, bu işi yabancı plakalı araçlarıyla yapabiliyor. Dolayısıyla ticarete kısıtlama getiremezsiniz. Ne oldu, Türk nakliyecisinin Toulon?a maliyetleri arttı. Başka olan bir şey yok? açıklamasını dile getirdi.

Sigorta konusunda önerilere açığız

Yanan UND Adriyatik gemisini anımsattığımız ve akibetini sorduğumuz gemi hakkında da Gümüşoğlu?nun açıklamaları şöyle oldu: ?Gemi bizden çıktı. Sigorta şirketleri gemiyi sattı. Fakat tekrar işletilebileceğine inanmıyorum. Böyle olsa sigorta şirketi hurdaya ayrılmasına izin vermezdi. Davalar takip ediliyor. Ancak, ilk davayı sigorta şirketinin kazandığını söyleyebilirim. Yani, söz konusu olay sigorta kapsamına girmiyor. Şu anda devam eden davayı da iki sigorta şirketi arasında süren dava olarak görmek mümkün. Nakliyecilerimizin araçları sigortalı olduktan sonra zaten hiçbir  sorun yok. Bunun dışında aracın limana girişinden çıkışına kadar olan bölümü kapsayan bir sigorta sistemi üzerinde çalışıyoruz. Ama, bilet fiyatlarına yansıyacağı için ek bir maliyeti karşılamak gerekiyor. Ünite başına yaklaşık 10 Euro gibi bir rakamdan söz ediyoruz. Bunu da nakliyecilerimize sorduk. Yüzde 80?i ?Ben zaten sigortalıyım, niye ayrıca bunun maliyetine katlanayım? dedi. Kalan yüzde 20 için de bunu veremiyoruz. Hiçbir sigorta  kuruluşu, ?seçimlik? bir sistemi benimsemiyor. Nakliyeciler, bir konsensus halinde bu sigorta maliyetine ?varım? derlerse, birlikte pazarlık yapmaya hazırız. 10 Euro?yu 6 Euro?ya indirip, biz de katkıda bulunursak niye olmasın? UND ile de konuştuk, önerilere açığız.?

Gümüşoğlu?dan sektöre ?konsensus? çağrısı

Bir danışma komitesi kurmayı önerdiğini söyleyen UN Ro-Ro CEO?su Sedat Gümüşoğlu, ?İçinde üniversitelerin lojistik bölümlerinden akademisyenler olsun, kamuda konuyu bilen uzman kişiler olsun, derneklerden, nakliyecilerden, TÜRKLİM?den, TİM?den, bizden uzman kişiler alalım. 8-10 kişiden oluşan bu kurul, tavsiye niteliğinde kararlar üretsin. Böylece hem genişleme, hem de servis politikalarımızı ortak belirlemiş oluruz. Tabi ki, her şirketin ticari politikaları vardır. Ama her şey de fiyat değildir? diyor.

Herkes fiyatı konuşuyor ama
200 milyon Euro yatırım yaptık

UN Ro-Ro?nun kimin elinde olursa olsun, sahibinden bağımsız olarak Türkiye ekonomisi için ihracatın altyapısı konumunda olduğunu vurgulayan CEO Sedat Gümüşoğlu, ?Ülke ihracatının yüzde 50?si AB ülkelerine yapılıyor ve yüzde 40?ını biz taşıyoruz. Biz ihracatın altyapısıyız ve bunu geliştirmek için çalışıyoruz. Şirket ne kadar büyürse, ortaklarımıza kattığımız değer de o kadar çok olacaktır.  Kalanı ortaklarımızın uhdesindedir. Onlar da gerekli açıklamaları gerekli zamanda yaparlar. Yönetim olarak sadece işi büyütmekle mükellefiz? diyerek, yapılan ve yapılacakları sıraladı:

  • Aldığımızda İstanbul?dan Trieste?ye işleyen bir hattımız vardı. Üzerine 4 gemi aldık, 200 milyon Euro?nun üzerinde yatırım yaptık. Herkes satış değerinden bahsediyor ama yapılan yatırımlar unutuluyor.
     
  •  Mersin hattını açtık. Bugün Anadolu?daki ihracatçılarımıza çok büyük mali avantajlar getirdik. Bu hat, devletten hiçbir sübvansiyon almadan tamamen özel teşebbüsün gücüyle ayakta durmaya çalışmaktadır. Anadolu?da kalkınmada öncelikli yöre diye teşvik verilen sanayicimize hizmet etmektedir. Kamunun bunu iyi anlaması gerekir. Otobanlarımızı çiğnemeden, kamyon-TIR trafiğine takılmadan Mersin?den direkt Avrupa?ya gönderiyoruz.
     
  • Bundan sonra daimi olarak kalacağımız Fransa hattını açtık. Şu anda iki gemimizle tek yönlü haftada 450-500 araç kapasiteli taşıma yapıyoruz. Bu, belge sorununu çözmüştür. Trieste?ye inip daha batıya giden araçların bir belge kısıtlaması vardı. Şimdi belgeler de rahatladı. Artık direkt Fransa?ya gidip, oradan İspanya, Portekiz, İngiltere?ye inebiliyorlar.  Fizibl olduğu sürece yeni hatlar açmaya hazırız.
     
  • Bir gemimizin de yandığı 8 gemiyle başladığımız şubat 2008?den bu yana 13 gemiye ulaştık. Kapasitemizi çok artırdık. Romanya ile birlikte 14. gemi de filoya katılacak.
     
  •  Nakliyecilere daha iyi hizmet verebilmek adına online biletleme uygulamasını başlatıyoruz. Şu anda birkaç firmayla testini yapıyoruz. 1 Mayıs itibariyle devreye alacağız. Uluslararası nakliyeci, ofisinden oturduğu yerde planını yapıp, hangi gemiye hangi araçlarını verebileceğini görebilecek. Biletleme ve rezervasyonunu yaptıktan sonra, limana girerken yaptığı gibi sıra beklemeden yerine gidecek.
     
  • Bunun dışında iki tarafın limanında da kamera, plaka tanıma ve yaka sistemlerini devreye aldık.
     
  • Söz verdiğimiz gibi, Trieste Limanı?nda şoförlerin kaldığı yerleri iyileştirdik. Tamamen her şeyi yeniden yaptık diyebilirim.
     
  • Müşteri tatmin anketlerine başladık. Büyük bir toplantı gerçekleştireceğiz. Ve bu toplantıları 6 ayda bir yapmayı planlıyoruz. Buluşmalar geleneksel hale gelecek.
     
  • Son olarak da Pendik-Köstence hattını açıyoruz.
     

Selçuk ONUR - LOJİSTİK EKİPMANLAR

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.