Dr. Güntürk Üstün

Dr. Güntürk Üstün

“Valsler Şehri”nin Raylarından Yükselen “Gece Müziği”

Alman Federal Demiryolları işletmesinin (DB) kendisine ait yataklı vagonlar şirketini [CityNightLine (CNL)] 1996 senesinde, âdeta “Arkadaş, raylı sistemin bu bileşeni bana para kazandırmıyor; istersen al, bir de sen dene!” dercesine, Avusturya Federal Demiryollarına (ÖBB) devretmesi bence hem Avrupa hem de dünya demiryolculuğu açısından hayli önem taşıyan bir “hat değiştirme” olayı idi. Peki, ÖBB ne mi yaptı? Örnek teşkil edici bir hızla aksiyon alarak, aynı yılın Aralık ayının ikinci haftasında “CNL”yi yepyeni bir markaya dönüştürdü ve “Nightjet” adıyla gece treni tutkunlarıyla meraklılarının beklentisine sundu. Beklenti kadar sunulan hizmetin boyutu ve kalitesi de yüksekti ve daha ilk senesinin sonunda “Nightjet” en başta Almanları hayrete düşürecek oranda kâra geçti.

nighjet.jpg

nighjet2.jpg

Elde ettiği kârı katlanarak artıran ve yaklaşan Aralık ayında haklı bir gururla üçüncü yılına girecek “ÖBB-Nightjet” artık markasına ait trenlerin masalımsı tıkırtılarıyla onları çeken lokomotiflerin büyülü düdük seslerininkinden fazla dikkat çekmeye başladı ve giderek Rusya Devlet Demiryolları (RZD), İsveç Devlet Demiryolları (SJ), Norveç Devlet Demiryolları (Vy) ve Finlandiya Devlet Demiryolları (VR) idarelerini de modern, konforlu ve süratli gece treni servisleri konusunda imrendirdi. Söz konusu imrenme eylemine yakın zamanlarda Hollanda Devlet Demiryolları (NS) ile Belçika Devlet Demiryolları (SNCB) da dahil oldu ve kendileri de ÖBB’nin “Nightjet” markası ile yakın zamanda kalıcı bir iş birliğine girmenin ilk yeşil sinyallerini yaktılar denilebilir. Hatta, YHT (Yüksek Hızlı Tren) işletmeciliğinin yenilemez armadası konumuna ulaşan, devlet sermayeli Çin Demiryolu kurumu (CR) bile, galiba kendini gece trenlerinin buğulu sihrine kaptırmaktan mıdır nedir; Temmuz 2017’den itibaren saatte 250 kilometre hızla giden yataklı servislerini yolcularıyla tanıştırdı.

tren3.pngtren4.jpg

Merkezi Viyana’da bulunan “Nightjet”in yataklı vagonlarındaki kondüktörlük hizmeti “Accor Hotels” grubuna dahil “Newrest” adlı bir Fransız aracı kurum tarafından yürütülmektedir. Bana göre, “Nightjet” trenlerinde şu anki en belirgin eksiklik, dizilerde bir yemekli vagonun yokluğudur. Bununla birlikte, makul bir ücret karşılığında hafif bir akşam yemeği (sıcak ya da soğuk) ve yataklı bilet ücretine dahil alakart sabah kahvaltısı hizmeti yine “Newrest” şirketince sağlanabilmektedir. “Nightjet” halen Avusturya, Almanya, İtalya ve İsviçre demiryolu şebekelerinde faaliyet göstermekte ayrıca bazı Avrupa ülkelerinin (Hırvatistan, Macaristan, Çekoslovakya, Polonya, Slovakya) demiryollarında da, iş ortakları aracılığıyla gece treni servislerini sürdürmektedir. Şirketin bizzat kendi kontrolü altındaki hat sayısı şimdilik 15’tir. “Nightjet”, Hollanda ve Belçika’nın ardından esas büyük hedefinin Fransız gece treni sektörü olduğunu arada bir alçak sesle de olsa vurgulamadan edemiyor çünkü bir vakitlerin gözde söz konusu pazarı, Fransa’nın devlet sermayeli tren işleticisi (SNCF) tarafından nicedir kâr etmekten kilometrelerce uzak bir sektör şeklinde algılanıyor.

“ÖBB-Nighjet”e olan ilginin geceden geceye, günden güne artması şirketin cer parkındaki vagon sayısını yetersiz hale getirdi ve işte bu nedenledir ki, Avusturya Federal Demiryolları (ÖBB) en kısa sürede ihtiyacı karşılayabilmek üzere, kendi standartlarına uygun yataklı ve kuşetli vagon kiralama kararı aldı. Bunun kalıcı bir çözüm olamayacağının elbette farkındaki “Nighjet”, bütün gece treni vagon filosunu 2021 yılında yenilemek için Alman Siemens firmasıyla geçen sene anlaşma imzaladı.

Kanımca, Viyanalı “Nighjet”in en ciddi başarılarından bir tanesi de, gece treni (özellikle de yataklı) yolculuklarını geçen yüzyılın biraz da abartılmış “romans ve macera” atmosferinden kurtarıp, 21’inci yüzyılın çağcıllığıyla bütünleştirebilmesi. Zaten bu gerçekleştirilemediği sürece, Avrupa anakarasındaki gece treni servislerinin ne YHT’ler, ne “Flixbus” otobüsleri, ne de düşük maliyetli havayolu şirketi jetleriyle rekabete girişebilmeleri benim gözümde imkânsız!

tren-gece.jpg

Demiryolu işletmeciliği uzmanlarına göre çeşitli Avrupa ülkelerinde yeniden gece trenlerine olan ilginin azımsanmayacak ölçüde artmasında olumlu rol oynayabilecek başlıca faktörler (ve öneriler) şöyle sıralanabilir:

 

- ÖBB’nin yaratıp uygulamaya geçirerek, kazançlı biçimde sürdürdüğü “Nightjet” markası sayesinde, Avrupa’nın demiryolu taşımacılığında söz sahibi ülkelerinin gece trenlerine olan köklü güvenlerinin tazelenmesi

- “Her yolcu treni, bir ‘gece treni’ değildir!” şeklinde dikkat çekici ve akılda kalıcı bir slogandan yola çıkılarak, gece treni dizilerine sadece yataklı ve kuşetli vagon değil, pulman koltuklu veya kompartımanlı rahat yolcu vagonlarının da eklenmesi [“ÖBB-Nightjet”in çıktığı ray serüveninin en başından beri uyguladığı ve hiç değiştirmediği yöntem]

- Kararlılıkla yaratılıp, zamanla devleştirilmesi mümkün sektöre ait tren biletlerin 4-6 ay öncesinden satışa sunulması [“Nighjet” trenlerinin biletleri şu an 3 ay önceden satışa sunulmakta]

- Özellikle yataklı vagon bilet ücretlerinin 3 yıldızlı bir oteldeki bir gecelik konaklama ücretine eşit ya da ondan daha düşük tutulması

- Tüm yataklı yolcularının kabinlerine 1’er adet “karşılama paketi” konulmasının asla ihmal edilmemesi ve söz konusu paketlerde daima, 2 adet 330 ml’lik pet şişede içme suyu,                            1 pamuklu havlu, tek kullanımlık 1 çift koton terlik, 1 sabun, 1 ıslak mendil ve 1 çift kulak tıkacının hediye olarak yer alması [Halen “ÖBB-Nightjet”in yataklı vagonlarında aksatılmadan yürütülen uygulama]

- Olanaklar ölçüsünde, her gece treninde ya bir yemekli vagona ya da bir bistro vagonuna mutlaka yer verilmesi

- “Deluxe” kategorisine girecek ve iki tam gecenin geçirileceği ender gece trenlerinde, sıkı bir pazar araştırmasını takiben, maksimum 21 kişilik 1 veya 2 “sinema vagonu” bulundurulması

- Gece trenlerinin ortalama seyir hızlarının saatte 140-150 km olmasının sağlanmasıyla karayoluyla seyahate rağbetin azaltılması

- Herhangi bir nedenle tarifelerinde belirtilen saatlerin önüne geçebilecek gece trenlerinin varış noktalarına erken varmasının, sefer sırasındaki uygun istasyon/gar yan hatlarında gereken süreler bekletilmeleriyle önlenme şansı

- Yolcu yoğunluğunun fazla olduğu hatlarda çalışacak kimi trenlerde çift katlı yataklı vagonların hizmete konulması

- Talep(ler)doğrultusunda, birtakım hatlarda yolcuların otomobil veya motosiklet ya da bisikletleriyle birlikte aynı trende seyahat edebilmesi

- Uluslararası nitelikteki seyahatlerde, sınır geçişlerindeki rutin kontrollerde gereğinden fazla zaman kaybını engelleyici önlemler alınması

- Karayolu ve havayolu taşımacılığı ile kıyaslandığında, demiryolunun çok daha “çevreci/çevre dostu” bir ulaştırma sistemi olması

- Havayolu sektörünün aniden ne denli kırılganlaşabileceğinin tekrardan anımsanması [Mart 2019’dan beri yaşanan ve halen süren Boeing 737MAX krizi ve bu krizle birtakım yolcularda tetiklenen kronik uçuş korkusu / Her havayolu şirketindeki uçakların “ekonomi sınıfı”ndaki konforun aynı düzeyde olmaması / İçinde bulunduğumuz yılda bazı düşük maliyetli havayolu şirketlerinin iflası ya da iflas tehlikesi sınırına yaklaşması / Özellikle metropol merkezlerine uzak mesafede bulunan havalimanlarına uçuşlardan saatlerce önce gidilmesinin zorunluluğu ve ilgili havaalanlarından da büyük kent merkezlerine ulaşımın hayli zaman alması]

- Tıpkı geçmişteki gibi, yolcularca benimsenilmesini kolaylaştırmak amacıyla gece trenlerine “A Ekspresi” veya “Z Ekspresi” türünden “özel isim”ler verilmesi

- Her yolculuğun sonunda, yolculara 2-3 dakikada tamamlayabilecekleri bir tür “müşteri memnuniyeti anketi”ni doldurmalarının rica edilmesi

- Ve tabii ki, görsel ve yazılı basın ile sosyal medyada belirli aralıklarla çarpıcı tanıtım aktiviteleri gerçekleştirilmesi ve “Hep Birlikte Gece Trenlerini Kurtaralım!” ya da “Gece Trenlerimizi Lütfen Geri Verin!” tarzında temel temaların ön plana çıkarılarak, geniş halk kitleleriyle ilgili devlet/özel sermayeli demiryolu işletmelerini bir araya getirecek pozitif enerji yayıcı ve pozitif sonuç odaklı toplantılar düzenlenilmesi

tren-6.jpg

Bakalım, 2020 senesinden başlayarak “Yaşlı Kıta”daki modern demiryolu işletmelerinden ne kadarı gece trenlerinin raylara geri dönüşü konusunda yenilikçi adımlar atarak, özellikle Viyana raylarından yükselen tatlı ve dinlendirici “gece müziği”nin sesini kulakları uğuldatmayıcı biçimde artırmayı başarabilecek? Bu pazar gününün akşamında, Viyana Merkez Garı’ndan bir “ÖBB-Nighjet” yataklısına binip, Avrupa içlerine doğru ilerleyecek şanslı gezginlere şimdiden iyi yolculuklar ve iyi uykular!

Verimli günler ve gelecek pazar yine bu sütunda görüşmek üzere.

Bu yazı toplam 1638 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.