Mersin yerli oto üretimine aday

Aşut, yazılı açıklamasında, Dünyanın 17'inci, Avrupa'nın 6'ıncı büyük ekonomisi olan Türkiye'nin artık kendi markalarını üreten bir ülke olması gerektiğini belirtti.

Yıllardır otomotiv sektöründe bir çok küresel markayı üreten Türkiye'nin bu konuda büyük bir tecrübe kazandığını ifade eden Aşut, Türkiye'de son yıllarda Ar-Ge'ye verilen desteklerin arttığını kaydetti.

Aşut, bölgenin özellikle yassı çelik konusunda önemli bir üretim merkezi olduğuna dikkati çekerek, ''Türkiye, beyaz eşyada gerçekleştirdiği Ar-Ge, tasarım ve yerli markalarla dünyada söz sahibi olmuştur. Bunu rahatlıkla yerli otomobilde de bir Türkiye markası çıkararak gerçekleştirebilir. Türkiye'nin bu alt yapısı teknik anlamda da mühendis ve vasıflı eleman anlamında da vardır. Pazar sorunu olmayan bir ülkedir'' ifadelerini kullandı.

-Sanayi yatırımları Anadolu'ya yayılmalı-

Aşut, yerli otomotiv konusunun birçok sanayi yatırımı gibi Marmara kıskacından çıkamadığını belirterek şöyle devam etti:

''Sanayi kapasitesi dolan Marmara konusunda ısrar edilmemeli. Bu konuda akılcı düşünülmeli. Mersin, gerek yükselen pazarlara yakınlığı, gerek limanı, gerekse bölgesine çok yakın olan İskenderun gibi yassı çeliğin üretildiği bölgelere yakınlığıyla yerli otomotiv sanayisinin yeni ve iddialı adresi olmaya adaydır. Çevre ülkelerde muhteşem bir pazar vardır. Marmara'ya yığılan sanayi yatırımları yumurtaları aynı sepete koymaktır. Deprem riski açısından bile sanayi yatırımları yan yana sıralanmamalı. Marmara artık toplumsal ve kentsel olarak bu yükü taşıyamamaktadır. Sanayi yatırımlarının akılcı ve verimlilik esasına göre Anadolu'ya yayılması gerekmektedir. Anadolu kentlerinin dinamizminden yararlanmalıyız.''

18 Mart 2011 tarihli resmi gazetede yayımlanan tebliğe göre artık motorlu kara taşıtlarının Mersin Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü'ne bağlı Mersin Gümrük Müdürlüğünden yapılan işlemlerin ardından serbest dolaşabildiğini bildiren Aşut, şunları kaydetti:

''Bu sayede daha önce sadece Türkiye'nin batısında gerçekleştirilebilen otomotiv ithalatı, artık Mersin'den de yapılmaktadır. Özellikle Irak ve Suriye'ye gidecek transit araçlarla, yurt dışından aynı gemiyle Türkiye'ye getirilen ithal araçların navlun giderlerinde önemli avantajlar sağlamıştır. Mersin Limanı'nda yük çeşitliliğinin artmasıyla lojistik maliyetlerin düşmesinde etkili olacak bu uygulamayla bölgede depolama, nakliye, gümrükleme gibi hizmetler hız kazanmıştır.

Otomotiv İhtisas Gümrüğü Uygulaması aynı zamanda Mersin Lojistik İhtisas OSB'si, Çukurova Uluslararası Bölgesel Havalimanı ve mevcut demiryolu bağlantılarıyla kurulacak taşımacılık ağını destekleyecek, böylece ülke ekonomisine önemli düzeyde katkı sağlanabilecektir. Yani otomobil ithalatı ve ihracatında Mersin önemli bir nokta durumuna geliyor.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak bu gelişmeyi uzun zamandır söylediğimiz Mersin ve hinterlandının otomotiv üretiminde de önemli bir yatırım alanı olması, projemizde önemli bir adım olarak görüyoruz. Bölgemiz sanayi üretim gücü yüksek bir bölgedir. Bölgemiz yan sanayinin olduğu, vasıflı eleman gücü yüksek bir bölgedir. Mersin ve hinterlandı olan Doğu-Akdeniz Bölgesi sanayi kapasitesi doymuş olan Marmara'nın en akılcı ve karlı alternatifidir. Özel sektör bunu görmeye başlamıştır. Ancak devletin de makro düzenlemelerle bunu desteklemesi ülke menfaatinedir.''

LOJİPORT