Lojistik, perakende sektörünün rekabet şansını artırıyor

Perakendecilik, üreticiyle nihai tüketici arasındaki en kuvvetli bağlardan biridir. Perakendecilik yalnızca bir “mal satma” arenası değil, aynı zamanda pazarlama uzmanlığı, özendirme, talep yaratma sanatıdır. Yani aslında bir bakıma, üretilen malın, en albenili ve sağlıklı şekilde tüketicinin beğenisine sunulmasıdır. Bu yüzden de perakendecilik, oldukça kapsamlı bir organizasyon ağına ihtiyaç duyar. İşte perakende lojistiği kavramının çıkış noktası da budur.

Perakendecilikte lojistik süreçler ve verimli bir operasyon planı, perakendeci firmaların en büyük silahlarından biri. Dallanıp budaklanan ekonomiyle birlikte ticaretin sürekli olarak daha da kolaylaştığı günümüzde, rekabet şartları zorlaşmış, yeni operasyon biçimleri ve pazarlama tekniklerine duyulan ihtiyaç kaçınılmaz olmuştur. Artan ürün çeşitliliği, tedarik zinciri süresindeki izlenebilirlik, depolama ve saklama koşulları, gerekirse soğuk zincir operasyonları ve dağıtım stratejileri, perakende sektörünü lojistik sektörüne muhtaç hale getiriyor.

PERAKENDE SEKTÖRÜ, LOJİSTİK FİRMALARININ İŞTAHINI KABARTIYOR
Pastadaki açığı fark eden birçok lojistik şirketi, yatırımlarını ve operasyonlarını buna göre şekillendirmeye uzun zaman önce başladı bile. Ancak büyüyen pazar, daha çok iş gücü, daha verimli stratejiler ve daha rekabetçi ve güvenli çözümlerin ortaya çıkmasını sağlıyor. Bu durum da lojistik şirketlerinin sorumluluklarını artırdığı gibi, yatırımlarına da etki ediyor. Uzun lafın kısası perakende ve lojistik sektörleri, birbirlerinden farklı faaliyetler değil aksine birbirlerini tamamlayan, herhangi birisi olmadan diğerinin eksik kalacağı faaliyetlerdir. Her iki faaliyet tedarik zincirinin birbirini takip eden halkalarıdır.

GELELİM LOJİSTİĞİN PERAKENDECİLİĞE SAĞLADIĞI POZİTİF KATKILARA…
Öncelikle şunu söylemek gerekiyor ki, günümüzde Türkiye’deki perakendecilik şirketleri, lojistik operasyonlarını kendi bünyelerinde gerçekleştirme eğiliminde. Yurt dışında bu durum biraz daha farklı. Ancak ülkemizde de gidişatın olumlu yönde seyrettiğini söylemek mümkün. Rekabet şansını artırmak ve süreçleri hızlandırmak adına yerli şirketler de artık yavaş yavaş lojistik kontrolünü işin profesyonellerine devretmeye başladı. Bu işbirliği, her iki taraf için de fayda sağlayan bir durum. Böylece hem lojistik firmaları iş hacimlerini geliştiriyor, hem de perakende firmaları rakiplerinin önünde daha hızlı ve şanslı hale geliyor. Bir diğer pozitif katkı ise, depo yönetimi alanında yaşanıyor. Teknolojinin yardımını da arkasına alan lojistik şirketleri, bu konuda oldukça başarılı işler çıkarıyor.

PERAKENDECİ MUTLU, LOJİSTİKÇİ MUTLU, MÜŞTERİ MUTLU!
Ortaya çıkan bir diğer fayda ise, durumun genel ülke ekonomisine sağladığı katkı. Elbette olayın bir de müşteri boyutu var. Rekabetçi perakendecilik ve profesyonel lojistik süreçler, müşterinin lehine sonuç veriyor. Raftaki bulunabilirlik ve ürün çeşitliliği artıyor, istenilen ürünlere daha sağlıklı bir biçimde ulaşılıyor. Ayrıca işini iyi yapan lojistik firmaları sayesinde, soğuk zincirden kaynaklanabilecek tatsız durumların yaşanma oranı da düşüyor. Kendi yaşadığım bir olaydan örnek verebilirim… Geçtiğimiz günlerde lojistik yapısının pek de iyi olmadığını tahmin ettiğim bir market zincirinden aldığım yoğurdun yoğurt olmaktan çıkmış olması, soğuk zincirin kırıldığının en büyük göstergesiydi benim için. Elbette ki bu gibi tatsızlıklar her şirkette yaşanabilir ancak tedarik hizmetini profesyonel lojistik firmalarından alan perakendeciler, bu tür olayların yaşanma oranını mümkün olduğunca azaltıyor.

TEKNOLOJİ, PERAKENDE LOJİSTİĞİNİN DİNAMOSU
Lojistiğin gelişimine en büyük katkıyı teknolojik gelişmelerin sağladığı görülüyor. Teknolojik gelişmeler işletmelerin lojistik faaliyetlerinin verimlilik ve etkinlik derecesini artırırken aynı zamanda da maliyette önemli tasarruflar sağlıyor.

Lojistik firmaları ile perakendeciler arasındaki koordinasyon günümüzde teknolojinin yardımıyla artık daha kolay bir hal almıştır. Bilgisayar yazılımları sayesinde tedarikçiler ve perakendeciler birbirlerinin stoklarını izleyebiliyor. Bu sayede örneğin perakendecinin azalan stokları tedarikçi firma tarafından anında fark edilmekte ve ilgili ürünler sağlanıyor. Aynı şekilde perakendeci de tedarikçilerinin stoklarını izleyebiliyor ve ihtiyaç duyduğu ürüne ulaşması kolaylaşıyor.

E-TİCARETTE STOK AVANTAJI
İnternetin, hayatımızın her alanında olduğu gibi ticaret alanında da köklü değişimlere yol açtığı gerçeği artık yadsınamaz düzeyde. Perakendecilik için de aynı durum geçerli… Siber ortamda mağazasız perakendecilik işlemleri yürüten firmalar yukarıda bahsedilen şekilde iş birliği yaptıkları çok sayıdaki tedarikçinin stok bilgilerine ulaşarak müşterilerine hizmet veriyor. Talep geldiği gibi ilgili ürünü deposunda bulunduran tedarikçi ile bağlantıya geçerek ihtiyacı karşılıyor. Bu sayede depolama gibi çok önemli bir maliyet unsurundan da kurtulmuş oluyor. Bu şekilde faaliyet göstererek hem dünyada hem de ülkemizde hem bilinirlik açısından hem de ticari işlem açısından önemli hacimlere ulaşmış firmalar bulunuyor.

HER İKİ SEKTÖRÜN DE GELECEĞİ PARLAK
İletişim ve enformasyon paylaşımı, perakende ve lojistik sektörlerinde başarıya giden yolun ana unsuru olarak görülebilir. Bilgi teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte, işletmeler arasında bilgi paylaşımı kolaylaşırken, bilgi paylaşımını etkin olarak gerçekleştiren işletmeler karlılıklarını artırıyor. Teknoloji hiç durmadan gelişiyor, interaktif işlemler büyüyor… Ve ortaya çıkan bu yeni yapı sayesinde, perakende ve lojistik alanında faaliyet gösteren firmalar, bir bütünün parçaları gibi hareket ediyor. Bütünleşik olarak gerçekleştirilen bu faaliyetler ise sonuçta işletmelere müşteri memnuniyeti olarak geri dönecektir…

Burak GÜNER