Adı yeni geçmişi eski

Henüz bir yıllık firma olan Dolpa şu an tanınmıyor olabilir. Zaten onlar da şimdilik böyle birşey beklemiyor. 40 senelik yedek parçacı Armas ‘ın ve Dabco’nun tescilli markası olmaları kulağımıza biraz daha tanıdık geliyor haliyle. Hava ve fren sanayisinde tanınmış firma Dabco,  Armas’ı geçen yıl satın aldı. Dolpa diye bir şirket kurup yönetimini buradan yürütüyor şimdilerde. Yurtiçi Satış Müdürü Nahit Yavuz’a nereden başlayacaksınız diye soruduğumuzda, “Armas’ın kaldığı yerden devam ettik” diyor.  Sonra filmi biraz daha geriye sarıyor. “Bizim amiral gemimiz Döksan’dır. Firma yedek parçada çok gelişmiştir. Bugün Aston Martin’e bile yedek parça üretmektedir.”

PAZARIN ORTAĞI ARTTI

Yedek parçanın bugün iç piyasa açısından memnun edici olduğunu söyleyen Nahit Yavuz, piyasayı kötülemenin bir anlamı olmadığını söyledi. Tek sorunun pazarda artık birçok firmanın boy göstermesinden dolayı pastanın çok fazla parçaya bölünmesi olduğunu söyledi.

ONLARIN YÜZDE 5’İ PAZARIN 5’TE 1’İ

Nahit Yavuz’a ‘sizin iç pazara sattığınız yüzde 5’iniz pazarın yüzde kaçı yapıyor?’ diye soruyoruz. Paylarının yüzde 20 olduğunu söylüyor Yavuz. Yani Dökümsan, alt kuruluşları olan Dolpa ve Dabco ile birlikte pazarın toplam ihtiyacından fazla üretim yapıyor. Ancak Nahit Yavuz’a göreyse hala ürün gamında eksiklik var. Şu an Ford’un kamyon ve minibüste, Chrysler  ve BMC’nin kamyonda kendileriyle çalıştığını dile getiren Yavuz  Mercedes, MAN, Ford Hafif Ticari ve Scania’yı da hedef olarak önlerine koyduklarını kaydediyor.

KRİZDEN ALMANLAR SAYESİNDE ETKİLENMEDİK

Yavuz ile sohbetimiz esnasında yanımıza Dabco Fabrika Müdürü Bülent Bozdemir uğradı. ‘Madem herkes Döksan’ın çatısı altında siz de üretiminizin iç ve dış oranını anlatır mısınız?’ dedik. Ürettikleri yedek parçanın yüzde 95 gibi muazzam bir kısmını ihraç etttiklerini anlattı Bülent Bozdemir. Özellikle Almanya ve İngiltere’ye mal verdiklerini dile getiren Bozdemir, Ferrari’ye de ürün tedarik ediyoruz diye Aston Martin’den sonra bizi ikinci kez şaşırtıyor.  “Bu kadar ihraç yapanın Batı’daki krizden etkilenmesi gerekir” diyoruz. İlginç bir yanıt alıyoruz... Bozdemir’den:

“Almanlarla çalıştığımız için Avrupa’daki krizden etkilenmedik. Çünkü onlar krizin uğramadığı Çin ve Güney Amerika ülkeleriyle çalışıyor. Onlar sorun yaşamıyor, biz de. Ayrıca euroyla ihracat yapan bir firma olunca da euronun artışıyla biz 2008 krizini 3’ncü yılında sıfırlamış olduk.”

Merkez Bankası’nın ithalatçıyı yeni dönemle birlikte düşünmeye başladığını söyleyen Bozdemir, “Euro’nun 2.40-2.60 seviyelerinde kalması bizim için iyidir” dedi.

LOJİPORT