Elim bir türlü bu konuda yazı yazmaya gitmedi.  Ama daha evvel yazdığım gibi ‘ben yaptım oldu’ kafası ile hareket ederek ortaya karışık çorba çıktı.

      Bir türlü alıştık artık diyemiyoruz. Para da, düdükte baştaki idarecilerin elinde,  asarsa asar keserse keser demeye alışamadık. Padişahlık döneminde bile iştişare (danışma) diye bir usül vardı.  Ama artık devir o devir bile değil. Biz biliyorduk idare mahkemesinin yürütmeyi durduracağını ve tedbir aldık, yanlarına memur zorunluluğu kattık diyen bir anlayışla bu sektörler nasıl doğru düzgün iş üretecek.

   Zorlama ile YGM şirketlerini kurdur, sonra etkin denetim olmuyor diyerek dört bin kişinin ekmek kapısını kapat. Son yıllarda çıkarılan kanunların tam tersi olarak onlarca kez değiştirilmesi gibi, çevir kaz yanmasın. Bu nasıl anlayış ve bu intikam çabası niye? Üstelik bu kararı veren senin hükümetin, senin yoldaşın ve senin bürokratın.

    Evet sayın müstafi Bakan Canikli'nin uygulamaya çalıştığı Yönetmelik değişikliği tam bir intikam duygusu seli. Yaşayanlar bilir!! bir kanun veya yönetmelik ve hatta karar yargıdan dönerse veya bir üst merciden düzelt ibareli yazı ekinde iade edilirse, o yazının muhatabının en azından mahcubiyetinden yüzü kızarırdı. Mağdur olanın her hakkını arama imkanı söz konusu idi. Ama dedim ya devir o devir değil. Astığım astık devri.

  Sayın Canikli geldiğinden beri sektör temsilcileri ile derneklerle ve hatta nerede ise kendi bürokratı ile bilgi/fikir alış verişine girmeden “ben yaptım oldu” fikri sabitliği ile kuyuya ikinci kez taşı attı. Taşı attı ama bu sefer de Danıştay vasıtası ile 01. 07. 2015 tarihinde ilgili Yönetmelik değişikliği iptal edildi. Acaba bunu da var sayarak yeni bir tedbir hazır mıydı?

 Amiyane tabirle ve özür dileyerek, teşbihte hata olmaz lafına da sığınarak ikinci kez şamar atılmış oldu. Eee sayın Bakan bey şimdi sırada ne kaldı? Bana göre,  kocaman yüz kızarıklığı!!

 Sebep bahanesine gelirsek: YGM'lerin maaşını antrepo sahibi veriyor ve kollama/kayırma sistemi ile etkin DENETİM YAPILAMIYORMUŞ!!!  ve her türlü şaibe, her türlü kaçakçılığın yapılması mümkün olabiliyormuş. Hatta zehir saçan ayakkabılar vs. yurda sokuluyormuş.

 Allah Allah sanki bu sistem sadece YGM'lerde varmış gibi. Peki kendilerinin de içinde olduğu  SSYMM sektörü nasıl çalışıyor? Denetim şirketleri nasıl çalışıyor? Kafa karışıklığına gerek yok diğer sektörleri yazmayacağım. Hatta şu anda bile antrepolarda YGM'lere yamanan Güm-  rük Memurları nasıl çalışıyorlardı ve çalışıyorlar bile demeyeceğim. Ama kendinden başkasına itimat edemeyenlere bir çift sözüm olacak.  “Böbürlenme padişah senden büyük Allah var “

Osan Başta
Serbest Dış Tiç. Uzmanı