Armatörü dolandıran şirkete ceza yağdı

Armatörü dolandıran şirkete ceza yağdı

Danimarka merkezli MONJASA AS isimli gemi yakıt ikmal şirketine, gemilere eksik yakıt verip, yüksek miktarda fatura kesmesinden dolayı, ceza yağdı.

Deniz Haber Ajansı'nın edindiği bilgiye göre; Danimarkalı bunker şirketi MONJASA AS, yakıt ikmali sağladığı armatör ve gemi işletmecilerini dolandırmaktan hapis ve para cezasına çarptırıldı.

Malaysian Pacific Inter-Link şirketinin gemilerine yakıt ikmali yapan, Danimarkalı Monjasa AS isimli bunker şirketinin, sistematik olarak gemileri eksik yakıt ikmali yaparken, faturaları yüksek meblağdan kestiğinin Danimarka polisi tarafından ortaya çıkarılması üzerine açılan soruşturmada, Danimarka Yerel Mahkemesi MONJASA AS şirketine, yakıt dolandırıcılığı yapmak ve sahte evrak düzenlemek suçlamasıyla 1 milyon 500 bin dolar para cezası keserken, üst düzey bir yöneticisine 3 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Yargılanan diğer bir üst düzey yönetici ise beraat etti.

ARMATÖR ŞÜPHELENDİ, DOLANDIRICILIK ORTAYA ÇIKTI

Deniz Haber Ajansı'nın yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre, MONJASA AS isimli gemi yakıt ikmal şirketi, 2010 - 2013 yılları arasında kasıtlı ve sistematik olarak, Malezya merkezli Malaysian Pacific Inter-Link şirketinin gemilerine toplam 3 milyon 600 bin dolarlık eksik yakıt ikmali yaptığı ve aynı miktarda faturayı muhatabı olduğu şirkete fazladan keserek dolandırdığı öğrenildi.

Şirketin düşük miktar bunker ikmali yapıp, faturaları yüksek miktar üzerinden hazırlayarak tahsil ettiği Danimarka Savcılığı tarafından ortaya çıkarıldı. Deniz Haber Ajansı'nın konuyla ilgili bilgisine başvurulan uzmanlar, fiziksel olarak gemiye 50 MT bunker ürünü ikmalli yapılırken, faturalar ve diğer ikmal belgelerinin 60MT üzerinden hazırlandığı ve armatörün aradaki fark kadar dolandırıldığını kaydetti.

Armatör şirket, 2 gemisinin yakıt performanslarının çok düşük olmasından yola çıkılarak yaptığı inceleme sonrası, konuyu mahkemeye taşıdı. Ancak Armatör Şirket ile Yakıt İkmal Şirketinin arasında uzlaşma sağlanırken,  Danimarka polisi bu işin peşini bırakmayarak, 2014 yılında soruşturmanın açılmasını sağladı. Danimarka polisi bunker dolandırıcılık olayının 3 yıl boyunca organize bir şekilde bunker şirketi ve yöneticileri tarafından yapıldığını kanıtladı.

BAŞSAVCI KISBYE KARARDAN MEMNUN

Danimarka Mali İşlerden Sorumlu Başsavcı Knud Damgaard Kisbye bunker dolandırıcılığıyla ilgili yaptığı açıklamada, 'Şirket ve yöneticiler kapsamlı bir dolandırıcılık düzeni kurup müşterilerini yıllarca milyonlarca dolar dolandırmışlar. Verilen karardan ve cezalardan özellikle memnuniyet duydum. Bu karar iş dünyasına müşterilerin dolandırılmasının kabul edilemez olduğu sinyalini de açıkça verecektir” dedi. Öte yandan Bunker şirketinin avukatı bir üst mahkemeye başvuracaklarını açıkladı. Danimarka Kolding Yerel Mahkemesinin verdiği kararla ilgili olarak, bir üst mahkemeye 14 gün içinde başvuru hakkı bulunduğu öğrenilirken, dolandırıcı bunker şirketinin ismini resmen açıklamadı. Ancak, dolandırıcı bunker şirketinin MONJASA AS olduğu yoğun bir şekilde sektörde konuşulmaya başlandı.

Diğer taraftan Danimarka bunker sektörü, 2013'de ortaya çıkan OW Bunker olayından sonra ciddi imaj kaybı yaşadı. Danimarka İdaresi, bu sebeple denizcilik sektörüne benzer zararlar verilmemesi için mali suçlara çok titiz yaklaşıyor. Danimarka mahkemelerinin aldığı kararın son derece yerinde ve örnek alınması gereken bir karar olduğu uzmanlar tarafından ifade ediliyor.

TÜRKİYE BAĞLANTISI OLABİLİR Mİ?

Konu ile ilgili görüşüne başvurduğumuz Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Deniz Eraydın; ”Her ne kadar mahkeme şirket ismi açıklamasa da davayı da şirketi de biliyoruz, 1.5 senedir takip ediyoruz. Biz CYE Petrol olarak bu şirketle bir seneden fazladır çalışmıyoruz. O zamanlar Dernek bünyesinde konuşulduğu için bildiğim kadarı ile ARKAS Petrol'de bu şirket ile çalışmıyor. Ancak bu dolandırıcı şirketle çalışan ve işbirliği yapan aracı meslektaşlarımız var. Umarım şeytana uymamışlardır. Böyle çarpık faaliyetlerde bulunanlar, denizcilik sektörümüzde işini doğru düzgün yapan herkese zarar veriyor. Biz armatöre hizmet veriyoruz. Armatör sağlıklı bir şekilde ticaretine devam edebiliyorsa, bizim geleceğimiz var demektir. Armatörü dolandıran bir sistem uzun vadede hepimizi eritir. Hepimizin dikkatli olması gerekiyor" dedi.

EPDK, BUNKER ŞİRKETLERİNİ YAKIN TAKİBE ALMALI

Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Deniz Eraydın, Danimarka'da ceza almış bu şirket ile son bir yılda Türk Limanlarında yakın işbirliği içinde bulunmuş firmaların, EPDK tarafından mercek altına alınması gerektiğini belirterek, bu firmaların incelenmesinin Türk bunker sektörü için önemli olduğunu söyledi.

Ali Deniz Eraydın şunları kaydetti; "Armatör şirketlerin bu aracı şirketlerle çalışmaya devam etmeleri durumunda tarafsız survey bulundurmalarını şiddetle tavsiye ederim. Başta EPDK olmak üzere ilgili resmi kurumların buna benzer gelişmeleri yakından takip etmesinin faydalı olacağı görüşündeyim. Başka bölgelerde deşifre olan buna benzer şirketler bazen bölgemizde faaliyet gösterme veya iş birliğine gitme girişimlerinde bulanabiliyorlar. Uyanık olmalıyız. Bunların ve bağlantılarının başta İstanbul olmak üzere hiçbir Türk limanlarında faaliyet göstermediklerinden emin olmalıyız. Bunlara ve işbirlikçilerine kesinlikle lisans verilmemelidir." diye konuştu.

monjasa_top_karuse.jpg

BUNKER DOLANDIRICILIĞI NASIL YAPILIYOR?

Bu tip şirketler genelde armatörleri düşük fiyatlarla kandırıyor. Düşük fiyat tuzağına düşen armatör, örnek olarak 100 MT yakıt siparişi veriyor. İkmal 90 MT yapılıyor. Gümrük beyannameleri, ikmalci şirket faturaları, ikmalci şirket irsaliyesi 90 MT'a göre hazırlanıyor. Araya offshore bir firma veya aracı konuyor. Bu aracının düzenlediği irsaliye ve fatura 100 MT'a göre hazırlanıyor. Armatör 90 MT bunker ürünü için 100 MT ödüyor. Armatör indirimli yakıt aldığını ve yüzde 1 indirim sağlandığını zannederken, yüzde 10 eksik mal alıyor. Tabii gemi personelinden birisi ve bazen acentenin de  işin içinde olması gerekiyor. Adam hem acente, hem de bunker aracısıyla bu işleri çok rahat organize edebiliyor.

Deniz Haber Ajansı'nın edindiği bilgiye göre, genelde bu "Kirli Ticareti" tedarikçi firmadan bunker ürününü piyasa fiyatına alıp, aldığı fiyatın altına satan aracı firmalar yapıyor. Yaptıkları dolandırıcılığın ortaya çıkmaması için de off-shore firmalar kullanıyor. Örnek vermek gerekirse: tedarikçi firma bunker ürününün, MT'unu 500 dolardan satıyor. Aracı bunu armatöre 485 dolardan satıyor. Fiyat düşük olduğu için aracı makbul bunker trader olarak görülüyor. Tabi bunu her ikmalde yapamazlar. Gemi personelleri çoğu zaman armatörün dolandırıldığı bu kirli ticarete dahil olmazlar. Ama dahil olan çok küçük azınlık bile ticareti kirletmeye yetiyor. Burada iş sektörüne sahip çıkan bunker şirketlerinde ve aklı başında armatör şirketlerinde bitiyor.

DOLANDIRILMAMAK İÇİN NELERE DİKKAT EDİLMELİ

Bunker ürünleri, ham petrol çıkartan ülkeler dışında, dünyanın her yerinde aynı fiyattadır. Ürünlerin fiyatını bölgesel navlunlar ve ürün kaliteleri değiştirir. Piyasa fiyatının çok altında alınan her bunker ürünü, uzun vade de herkese zarar verir. Ya kalitesi bozuktur, ya miktarı azdır, ya da başkasından çalınıp, başka bir alıcıya tam ikmal yapılmıştır. Armatör düşük fiyat tuzağına düşüp aldığı bu bunker ürünü ile, uzun vadede kendi malının da çalınmasını garanti etmiş olur. Hem de bu çarpık düzenin ayakta kalması için katkıda bulunmuş olur. “Dirty Trade” mensuplarına hizmet etmiş olur.

Deniz Haber Ajansı

LOJİPORT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.